A sınıf sertifikası olan bir mühendis olarak teknik eğitim almış arkadaşlarımıza ve grubumuza her şüphe ile bakmışımdır. Bir TMMOB üyesi olarak her zaman mühendis-şef-müdür-Gn.Md.Yrd.-Genel Müdür-Patron döngüsünde hangi seviyede olursanız olun altınızdakini ezmiş üstünüzden dayak yemişsinizdir. Aynı sınıfta olan aynı işyerinde kaderin bir cilvesi olarak farklı statüde olan teknik elemanlar her zaman kendilerini altta kalan arkadaşlarından farklı görmüş ve ellerinden geliyor ise onlara zulüm etmişlerdir. Bakınız Tıp doktorlarına bakınız Avukatlara sizler gibi olan var mı içlerinde, sen bu gün C sin ben A yarın umarım sen de A olursun, bana A sertifikası hediye edilmedi, seninle aynı sınava girdim ben kazandım sen az çalıştın olmadı, bende senin gibi C de kalabilirdim ama biraz gayret edip, çalıştım, sen zamanının farklı değerlendirirken ben uykudan biraz fedakarlık ettim, aileme, evime daha az zaman ayırdım ve onca fedakarlıktan sonra A olarak aldım. Sen benden ne istiyorsun arkadaş, ben senin düşmanın değil meslektaşınım, ben senden ayrı ülkede yaşamıyorum aynı ülkede aynı kanunlara şartlara uymak zorundayım. Sanki bu sınavlar öncesinde iş kazası olmuyormuş tüm hakimiyet iş müfettişlerindeymiş, sanki daha önceki kanunlar mükemmelmiş şimdi iyice çorba olmuş, tüm bunların sorumlusu ben miyim? Ben ne yaptım arkadaş, sınava girip sadece A belgesini aldım, çalmadım, çırpmadım, kimseyi dolandırmadım, yalan söylemedim, aldatmadım sadece ülkeme faydalı olmak için çalıştım, çalışıyorum ve çalışacağım.
Tüm mühendis ve teknik eğitim alan arkadaşlara sesleniyorum. Bir sürü olumsuz örnekler vererek başınızı ağrıtmak istemiyorum bunlar hepimizin bilgisi dahilinde her arkadaşım örnek sayısını özelinde saklasın. Hepinize bir kez mesleğimize(İş Sağlığı ve Güvenliği), birliğimize, birbirimize saygılı olalım, sahip çıkalım. Avukatlar, doktorlar nasıl birlik oluyorsa, diri ve tek oluyorlar ise bizde kendi mesleğimize, birliğimize saygılı olalım, sahip çıkalım.
Hepinize Saygılar
eyvallah arkadaşım bizde birlik olalım beraber hareket edelim istiyoruz ama işin birde görünmeyen tarafı var mesela senin bağlı olduğun TMMOB ; en büyük ayrımcılığı yapıyor bunu kimse inkar edemez..
kimi kesim A-B-C kalkmalı diyor avrupada sınıf ayrımı yok ..
kimileri bu işler mühendislerin işi diyor .... RANT arkadaş başka birey değil..
en güzeli üniversitede 4 yıllık iş güvenliği uzmanlığı veya mühendisliği diye bir bölüm açılıp birde meslek odası kurup tamamen diğer bölümlerden ayrılmalıdır. bu yolla birlik sağlanabilir.. yada herkez sağ duyulu olacak ortadakini yaş pasta sanıp o benim o benim diye gözleri faltaşı yapmayacak ....
tmmob BASIN BÜLTENİ 08.07.2010
makina mühendisleri odası
Meşrutiyet Cad. No: 19/6 Kızılay, 06650 ANKARA Tel: (312) 444 8 666 / 425 21 41 - Faks: (312) 417 86 21
http://www.mmo.org.tr E- Posta:
mmo@...basin@...
İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerine İlişkin Yargı Kararlarına Saygılı Olunmalı, TBMM Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşlarını Dışlayarak Bu Hizmetleri Piyasaya Açan Yasa Teklifinin İlgili Maddelerini Reddetmelidir
Mühendislik ve tıp bilimleri ile yargı kararları, piyasa lehine dışlanıyor
İşyerlerine özgü sağlık ve güvenlik sorunlarıyla ilgili
risk analizleri, iş sağlığı ve güvenliği sistemlerinin kurulması, periyodik denetimler ile eğitim ve belgelendirme doğrudan mühendislik disiplinlerinin görev alanına girmektedir.
İş güvenliği mühendisliği, sağlık ve güvenliğe yönelik tüm önlemlerin alınması ve eğitimlerin verilmesini de içermektedir.
İşyerlerinde işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanmasında mühendis, teknik eleman, hekim, hemşire, psikolog v.b. meslek gruplarının katkısına ihtiyaç bulunmaktadır.
İş güvenliği mühendisliği ve işyeri hekimliği eğitimi ve belgelendirmesinin, piyasalaşmış bir modelle değil ilgili meslek odalarınca yürütülmesiyaşamsal önem taşımaktadır.
İşçi sağlığı ve iş güvenliği sorunlarını
bilimsel teknik mesleki gereklilikler, konunun mesleki sosyal taraflarının görüşleri ve hukuka saygı zemininde
kamusal denetimle güvence altına alması gereken
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) tam aksi bir tutum sergilemektedir. İş sağlığı ve güvenliğinde kamu yararına aykırı bir şekilde,
yargı kararlarını hiçe sayan torba yasalar ve yönetmelik düzenlemeleri ile piyasa ve özel şirketlerin çıkarlarına terk edilmesi söz konusudur.
2003 yılında benimsenen
4857 sayılı İş Yasasında,iş güvenliği mühendisliği ve işyeri hekimliği uygulaması yer almasına karşın ardı ardına yapılan yönetmelik ve yasa düzenlemeleri ile işyerlerinde sağlık ve güvenlik gerekleri zayıflatılarak ticarileştirilmektedir.
Bu yönde yine 2003 yılında yürürlüğe giren
“İşyeri Sağlık Birimleri ve İşyeri Hekimlerinin Görevleri ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” ile 2004’te yürürlüğe giren
“İş Güvenliği ile Görevli Mühendis veya Teknik Elemanların Görev, Yetki ve Sorumlulukları ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” hakkında TTB, TMMOB ve Odamızın açtığı davalar sonucunda
Danıştay tarafından yürütmeyi durdurma ve iptal kararları verilmiştir.
Bu yargı kararlarına karşın 2008’de
5763 sayılı torba yasa ile 4857 sayılı İş Yasasında değişiklikler yapılmış; 2009’da da
“İşyeri Sağlık Güvenlik Birimleri İle Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmelik” yürürlüğe konulmuştur. Bu değişikliklerin ortak yanı
mühendislik ve tıp disiplinlerini sınırlamaktır. Örneğin mühendislik ile eşdeğer olmayan
teknikerlik “iş güvenliği uzmanı” pozisyonu ile
mühendislikten ayrıcalıklı kılınmakta,
serbest piyasanın sınırsız rekabet ve sömürüye dayalı çalışma koşulları işçi sağlığı ve iş güvenliği alanına yayılmaktadır.
Meslek Odaları tarafından belgelendirilmiş uzman mühendislik hizmetinin dışlanmasıyla
özel şirketler aracılığıyla ranta dayalı ucuz işgücü istismarı hedeflenmekte ve bu arada
iş kazalarının artış zemini de güçlenmektedir.
Bu nedenle TMMOB ve TTB son düzenlemeyi yine yargıya taşımış ve
Danıştay bu yönetmeliğin de birçok maddesinin yürütmesini durdurma kararları vermiştir.
İşçi sağlığı ve iş güvenliği hizmetlerinin piyasalaştırılmasında son hamle
Bu alandaki son gelişme, 15.08.2009 tarihli yönetmelikte
TTB, TMMOB ve Odalar işyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanlarının eğitiminde yetkili kuruluşlar arasında sayılmasına karşın, 10 ay sonra gündeme gelen bir yasa teklifi ile
eğitim verecek kurum ve kuruluşlar arasından çıkarılmış olmalarıdır.
15.06.2010 tarihinde TBMM’ye sunulan
“Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin 10, 11, 12. maddeleri, İş Yasası’nın 2 ve 81. maddeleri ile
“ÇSGB’nin Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun”un 12. maddesinde, işçi sağlığı ve iş güvenliğini birinci derecede etkileyecek değişiklikler yapılmasını öngörmektedir.
Yasa teklifinde
Sağlık Bakanlığı, TMMOB ve TTB devre dışı bırakılmakta, iş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimlerinin ÇSGB tarafından yetkilendirileceği, uzman ve hekimlerin üniversiteler, kamu kurum ve kuruluşları ile Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde kurulan ve işletilen şirketler tarafından eğitileceklerine ilişkin hükümler yer almaktadır. İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinde görev yapan yetki belgeli mühendis ve hekimler ile meslek odalarının eğitim ve uzmanlık birikimleri yok sayılmakta, bu alan
özel sektöre bırakılmaktadır.
Ülkenin tüm işyerlerinde üyeleriyle var olan, üyelerini iş sağlığı ve güvenliği alanında da eğiten, denetleyen TTB, TMMOB ve bağlı Odalarını tüm çabalara rağmen bu alanın dışına itmek mümkün olmamıştır, olmayacaktır. Söz konusu
yasa teklifi ile Mesleki Yeterlilik Kurumu Yasası ve TMMOB ile TTB’nin kuruluş yasalarına aykırı işlem yapılmaktadır.
Ne zaman kurulacağı, ne zaman kapanacağı belli olmayan, bilgi birikim düzeyi şüpheli ticari kuruluşlara hekim ve iş güvenliği uzmanı yetiştirme yetkisi verilirken, bu alanda onlarca yıldır birikim sahibi kamu kurumu niteliğindeki
TMMOB ve TTB’yi yok saymanın iş kazaları ve iş cinayetlerinin artmasına yol açacağı açıktır.
Bu nedenle;
1. 2/712 Esas Nolu
“Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili 10, 11, 12. maddeleri geri çekilmelidir.
2. TMMOB, TTB, işçi ve kamu çalışanları konfederasyonları ile bir araya gelinerek bu örgütlerin görüşleri doğrultusunda düzenlemeler yapılmalıdır. Son aylarda
“Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği”nde yapılan kapsam daraltması geri alınmalı,
“İşletme Belgesi Yönetmeliği” değiştirilmeli, tüm işyerlerine işletme belgesi alma zorunluluğu getirilmelidir. İş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uymamanın cezaları artırılmalıdır.
3. İş güvenliğinin sağlanması bir ekip işidir ve mühendisler, teknikerler, teknisyenler işbirliği içerisinde görev yapmak durumundadır. Ancak işyerlerinde işbölümü içerisinde görev yapacak olan bu kesimleri “iş güvenliği uzmanı” gibi tek bir potada eritmek yanlıştır. İş güvenliği uzmanı yerine “iş güvenliği mühendisi”, “iş güvenliği teknik elemanı” kavramları kullanılmalı, eğitimleri de buna göre düzenlenmelidir.
4. İş güvenliği mühendislerinin eğitimlerinde TMMOB ve ilgili meslek Odaları mutlaka yer almalıdır. TMMOB ve bağlı Odalar yalnızca mühendislerin eğitimlerinde değil, belgelendirilmesinde, üyelerinin hizmet niteliğini denetlemede de görev almalıdır.
5. İş güvenliği mühendisleri ve teknik elemanlarının mesleki bağımsızlıklarının sağlanacağı düzenlemeler yapılmalıdır.
Ali Ekber ÇAKAR
TMMOB Makina Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu Başkan