- Katılım
- 18 Nis 2012
- Mesajlar
- 273
- Tepki puanı
- 796
- Meslek
- İş Veren
Değerli meslektaş abim, yazılacak o kadar şey var ki..
Daha dün iki site yöneticisi benden danışmanlık hizmeti istedi. Ne kadar yayınlanan rehberi kendilerine versem de ve ne kadar izah etmeye çabalasam da, hatta metodu anlatan dokümanı da versem, bu risk değerlendirmeyi kendilerinin yapabileceklerini düşünmüyorlar. İş güvenliği uzmanı olarak imza atmayacağımı ve danışmanlığın eğitim, risk değerlendirme formatı ve önerilerle sınırlı kalacağını belirttim ve bunları bile kabul ettiler.
Bakanlık risk değerlendirme rehberi diye yayınladığı kontrol listesini yazmış, peki yöntem? Bıraktım bu yönetmeliği, Kanun 6331 ile ilgili o kadar çelişki var ki.. Ne bu yönetmelik ne bu kanun ile bir yere varılamayacağını düşünüyorum. Hiç yoktan iyi midir? Evet iyidir.
Aslında Bakanlığın niyetinin özellikle 50 kişi altındaki işletmeler için işverenlerin kendisine ve ya çalışanına İş Güvenliği Uzmanı belgesi aldırmak olduğu hemen her ilgili mevzuat yayınlarından anlaşılıyor. Nasıl bir dünyada yaşıyorlar bilemiyorum, sayın bakan bir açıklamasında İş Güvenliği Uzmanlarının maaşları hakkında konuşuyor. Bir açıklamada da 800 TL olan asgari ücreti yüksek bulduğunu anlatıyor, kendi maaşlarına bakmaksızın. Sırf bunun için şu 7 sene süreyle A sınıfı olma teranesini kendi kendilerine başlarına sardılar. Hadi çıksınlar işin içinden. Herkes merakla bekliyor.. Mühendisten, uzmandan çok, işveren menfaat arkadaşı olursa, elbette işverenin değirmen suyunda mevzuatlar yapılır.. Bu ülkede iki üç işverenin lafına göre, işsiz B sınıflarının olup olmadığına bakılmadan, "B sınıfı çok para istiyor" denip 2 günde yönetmelik değiştirilmiştir, 2 günde.. İş güvenliği elemanı şeklinde ilanlar yayınlanıyor.. Ne tuhaftır ki bu ilanı yayınlayanlar da uzman geçinen kimseler. Lafa bakın, "Eleman".. İş Güvenliği'nde daha şimdiden gelinen nokta budur. Bu sene 10.000 kişinin daha uzman olacağı tahmin ediliyor.
Apartman, kuaför, terzi, bulaşıkhane.. Bakanlık "aman haa, iş güvenliği uzmanları gelir elde etmesin" derdinden neredeyse kendisi kopyala yapıştır risk değerlendirmelerini dağıtacak duruma gelmiştir, ki yayınladıkları risk değerlendirme değil, basit bir checklist tabir edilen kontrol listesidir. Ve bu kontrol listesini bile kabul edeceklerine dair söylentiler de vardır. Allah selamet versin.
Bakanlık işverenlere sen al sertifikayı, sen almazsan vekiline aldır diyor. Çok mu yoğunsunuz, o zaman iş güvenliği uzmanını şu kadar saatten kirala diyor, tut diyor. 40 kişi çalışan çok tehlikeli bir yere ayda 2 gün iş güvenliği uzmanı gitse ne olur, gitmese ne olur? Bana biri bunun izahını yapabilir mi?
Bakanlığın hani kaza önleme politikası hakkında yağlı ballı bir sürü tebliğleri yazıları var, bunları bir kenara koyalım ve şu dedikleri şeylere bakıyorum,
bir şey olursa yazmadıysa deftere uzman zan altına girer,
yazsa da sen imza atmazsın olur biter diyor,
ben kanuna bakanlığa bildirsin diye ekledim
ama bakma zaten gelip seni bana şikayet de edemez diyor.
Koca 6331'in özeti benim için budur.
6331 kendi içinde çelişkilerle dolu. İSGB ve OSGB gibi bir çelişki var mesela. Çok büyük şirketler var bu ülkede, ülkenin mevzuatından çok daha iyi prosedürlerine haiz iken bunları bir kenara bırakıp, bu OSGB'ler ile çalışmak zorunda mı kalacaklar. Bir de 6331'de 6. ve 7. maddeler var sonradan devreye girecek ? Nedeni ne? Kimse sormuyor. Hadi risk değerlendirme rehberini yayınladın, oysa içindeki bugün uygulanması gereken acil durum planları, periyodik sağlık kontrollerini, eğitimleri bunlar nolcak? Kim yapcak, koordine edecek? İdari işlerin, insan kaynaklarının görev tanımlarına bunlar serpiştirilecek akıllarınca, böyle kolay. O zaman üstat, sizin de dediğiniz gibi sahiden iş güvenliği uzmanının bir esprisi yoktur.
Yıl 2012 yayınlanan 6331 Sayılı kanuna ve yönetmeliklerine bir bakın, Yıl 1973 yayınlanan İş Güvenliği Tüzüğüne bir bakın. 1973'teki beğenmedikleri tüzükte birçok detay da verilmiş. Sonra ağızda laf, bakanlık gerekli çalışmaları yapıyor. Bakanlık yüksekte çalışmanın neyini biliyor, kapalı alanının neyini biliyor? Kanun yönetmelikleri doğurur da yönetmelikler de enteresan.
Kanun çıkalı 10 ay oldu, ele alınan konulara bakıyorum,
Kimin ne yapacağı..
Nasıl yapacağı değil.
Daha önce de söyledim, her iş prosedürüne detaylı birer yönetmelik yayınlanmalıdır ve bu yönetmelikler kanunlarla, pratikle tutarlı olmalıdır. Bir olay olunca müfettişleri salmaktan başka ne yapılıyor. Çevremizde de duyuyoruz, denetime
gelen müfettişler ise uzmanı akıllarınca sınav yapmanın, küçümsemenin, küçük düşürmenin peşinde.. Nereye varılır ki böyle.
10 aydan beri yayınlanan yönetmeliklere bakın. Hem öncelikli proaktif önlemler alınsın, hem hiyerarşi uygulansın istensin. Daha yüksekte çalışmayı tarif edememişsin doğru düzgün, sonra uzman çok para istiyor, yönetmeliğe ek madde ekleyelim. O da güzel tabi.
Kurul yönetmeliği, rd yönetmeliği, sorumluluklar, tehlike sınıfları tebliği, hizmet yönetmeliği vesaire. 10 ayda bunlar mı çıktı? Bugün bir fabrikaya işe başlayın, genel müdür HSE Plan hazırla dediğinde 1 haftaya masasına koymalısınız.
Tüm bunlar bir yana, yönetmelikte istenilen ekiple beraber risk değerlendirilmenin iş yerinde uygulanması doğru bir uygulama ancak tüm bu bahsettiklerimizin yanında sadece bir ışık kırıntısıdır.
Saygılarımla.
Berkay Yalçın
Daha dün iki site yöneticisi benden danışmanlık hizmeti istedi. Ne kadar yayınlanan rehberi kendilerine versem de ve ne kadar izah etmeye çabalasam da, hatta metodu anlatan dokümanı da versem, bu risk değerlendirmeyi kendilerinin yapabileceklerini düşünmüyorlar. İş güvenliği uzmanı olarak imza atmayacağımı ve danışmanlığın eğitim, risk değerlendirme formatı ve önerilerle sınırlı kalacağını belirttim ve bunları bile kabul ettiler.
Bakanlık risk değerlendirme rehberi diye yayınladığı kontrol listesini yazmış, peki yöntem? Bıraktım bu yönetmeliği, Kanun 6331 ile ilgili o kadar çelişki var ki.. Ne bu yönetmelik ne bu kanun ile bir yere varılamayacağını düşünüyorum. Hiç yoktan iyi midir? Evet iyidir.
Aslında Bakanlığın niyetinin özellikle 50 kişi altındaki işletmeler için işverenlerin kendisine ve ya çalışanına İş Güvenliği Uzmanı belgesi aldırmak olduğu hemen her ilgili mevzuat yayınlarından anlaşılıyor. Nasıl bir dünyada yaşıyorlar bilemiyorum, sayın bakan bir açıklamasında İş Güvenliği Uzmanlarının maaşları hakkında konuşuyor. Bir açıklamada da 800 TL olan asgari ücreti yüksek bulduğunu anlatıyor, kendi maaşlarına bakmaksızın. Sırf bunun için şu 7 sene süreyle A sınıfı olma teranesini kendi kendilerine başlarına sardılar. Hadi çıksınlar işin içinden. Herkes merakla bekliyor.. Mühendisten, uzmandan çok, işveren menfaat arkadaşı olursa, elbette işverenin değirmen suyunda mevzuatlar yapılır.. Bu ülkede iki üç işverenin lafına göre, işsiz B sınıflarının olup olmadığına bakılmadan, "B sınıfı çok para istiyor" denip 2 günde yönetmelik değiştirilmiştir, 2 günde.. İş güvenliği elemanı şeklinde ilanlar yayınlanıyor.. Ne tuhaftır ki bu ilanı yayınlayanlar da uzman geçinen kimseler. Lafa bakın, "Eleman".. İş Güvenliği'nde daha şimdiden gelinen nokta budur. Bu sene 10.000 kişinin daha uzman olacağı tahmin ediliyor.
Apartman, kuaför, terzi, bulaşıkhane.. Bakanlık "aman haa, iş güvenliği uzmanları gelir elde etmesin" derdinden neredeyse kendisi kopyala yapıştır risk değerlendirmelerini dağıtacak duruma gelmiştir, ki yayınladıkları risk değerlendirme değil, basit bir checklist tabir edilen kontrol listesidir. Ve bu kontrol listesini bile kabul edeceklerine dair söylentiler de vardır. Allah selamet versin.
Bakanlık işverenlere sen al sertifikayı, sen almazsan vekiline aldır diyor. Çok mu yoğunsunuz, o zaman iş güvenliği uzmanını şu kadar saatten kirala diyor, tut diyor. 40 kişi çalışan çok tehlikeli bir yere ayda 2 gün iş güvenliği uzmanı gitse ne olur, gitmese ne olur? Bana biri bunun izahını yapabilir mi?
Bakanlığın hani kaza önleme politikası hakkında yağlı ballı bir sürü tebliğleri yazıları var, bunları bir kenara koyalım ve şu dedikleri şeylere bakıyorum,
bir şey olursa yazmadıysa deftere uzman zan altına girer,
yazsa da sen imza atmazsın olur biter diyor,
ben kanuna bakanlığa bildirsin diye ekledim
ama bakma zaten gelip seni bana şikayet de edemez diyor.
Koca 6331'in özeti benim için budur.
6331 kendi içinde çelişkilerle dolu. İSGB ve OSGB gibi bir çelişki var mesela. Çok büyük şirketler var bu ülkede, ülkenin mevzuatından çok daha iyi prosedürlerine haiz iken bunları bir kenara bırakıp, bu OSGB'ler ile çalışmak zorunda mı kalacaklar. Bir de 6331'de 6. ve 7. maddeler var sonradan devreye girecek ? Nedeni ne? Kimse sormuyor. Hadi risk değerlendirme rehberini yayınladın, oysa içindeki bugün uygulanması gereken acil durum planları, periyodik sağlık kontrollerini, eğitimleri bunlar nolcak? Kim yapcak, koordine edecek? İdari işlerin, insan kaynaklarının görev tanımlarına bunlar serpiştirilecek akıllarınca, böyle kolay. O zaman üstat, sizin de dediğiniz gibi sahiden iş güvenliği uzmanının bir esprisi yoktur.
Yıl 2012 yayınlanan 6331 Sayılı kanuna ve yönetmeliklerine bir bakın, Yıl 1973 yayınlanan İş Güvenliği Tüzüğüne bir bakın. 1973'teki beğenmedikleri tüzükte birçok detay da verilmiş. Sonra ağızda laf, bakanlık gerekli çalışmaları yapıyor. Bakanlık yüksekte çalışmanın neyini biliyor, kapalı alanının neyini biliyor? Kanun yönetmelikleri doğurur da yönetmelikler de enteresan.
Kanun çıkalı 10 ay oldu, ele alınan konulara bakıyorum,
Kimin ne yapacağı..
Nasıl yapacağı değil.
Daha önce de söyledim, her iş prosedürüne detaylı birer yönetmelik yayınlanmalıdır ve bu yönetmelikler kanunlarla, pratikle tutarlı olmalıdır. Bir olay olunca müfettişleri salmaktan başka ne yapılıyor. Çevremizde de duyuyoruz, denetime
gelen müfettişler ise uzmanı akıllarınca sınav yapmanın, küçümsemenin, küçük düşürmenin peşinde.. Nereye varılır ki böyle.
10 aydan beri yayınlanan yönetmeliklere bakın. Hem öncelikli proaktif önlemler alınsın, hem hiyerarşi uygulansın istensin. Daha yüksekte çalışmayı tarif edememişsin doğru düzgün, sonra uzman çok para istiyor, yönetmeliğe ek madde ekleyelim. O da güzel tabi.
Kurul yönetmeliği, rd yönetmeliği, sorumluluklar, tehlike sınıfları tebliği, hizmet yönetmeliği vesaire. 10 ayda bunlar mı çıktı? Bugün bir fabrikaya işe başlayın, genel müdür HSE Plan hazırla dediğinde 1 haftaya masasına koymalısınız.
Tüm bunlar bir yana, yönetmelikte istenilen ekiple beraber risk değerlendirilmenin iş yerinde uygulanması doğru bir uygulama ancak tüm bu bahsettiklerimizin yanında sadece bir ışık kırıntısıdır.
Saygılarımla.
Berkay Yalçın