isg.uzm

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Şub 2021
Mesajlar
5
Tepki puanı
3
Medeni hal
Belirtilmedi
Meslek
Uzman (C)
Arkadaşlar merhabalar, 2 aylık C sınıfı İş Güvenliği Uzmanıyım. Teorik olarak ne kadar bilgi sahibi olsam da tehlikeli iş yerlerinde pratikte sıkıntı çekiyorum. OSGB tarafından atamam belediye ve taşeron firmasına yapıldı belediye açısından işin işleyişini iyice öğrendim ama 15 günde bir, sanayi bölgelerinde 5 adet firmaya gidiyorum. Bu firmalardan birincisi sondaj makineleri için parça-yedek parça üretiyor, ikincisi motor gömlekleri üretimi yapıyor, üçüncüsü Fren balata ayarlamaları yapıyor, dördüncüsü çelik halat, zincir, kanca, polyester sapan, mapa, Amerikan zincir, kapma ekipmanları üretimleri yapıyor, beşinci ve sonuncusu ise supap, baga, gayd gibi otomotiv yedek parça imalatı yapıyor. Arkadaşlar inanın firmalar tehlikeli sınıfı geçtim çok çok çok tehlikeli çünkü hiç bir risk umurlarında değil her söylediğime hallederiz diyorlar. Yaşım küçük olduğu için bana senin yaşın kadar bu işi yapmışlığımız var diyorlar ve sadece evrak üzerinde işi yapmamı onlara karışmamamı istiyorlar(bazıları deftere yazma diyor), bende onları dinlemediğim için sürekli polemik yaşamak durumunda kalıyorum sizlere bu derdimi dökme meselesini bir kenara bırakırsam bu yerler ile ilgili en ufak bir tecrübeniz, doküman örneğiniz, tavsiyeniz varsa memnuniyetle dinler okurum. Firmalar genellikle CNC, TORNA ALETİ-TEZGAHLARI, TAŞLAMA MAKİNESİ, DİSK TORNASI, PERÇİN MAKİNESİ, KAYNAK EKİPMANLARI, vs. gibi aletler, endüstriyel makineler ile çalışıyor. Birde CNC Makinelerinin kapaklarını söküyorlar içeride bulunan sıcak hava buharı çıksın diye bunun ne gibi riskleri vardır. Görüntü almama izin veren firmaların görsellerini aşağıya ekledim. Hepinize sağlıklı ve kazasız günler diliyorum.
 

Ekli dosyalar

  • 20210211_160100.jpg
    20210211_160100.jpg
    5 MB · Görüntüleme: 149
  • 20210211_160104.jpg
    20210211_160104.jpg
    5.1 MB · Görüntüleme: 144
  • 20210211_160105.jpg
    20210211_160105.jpg
    5.1 MB · Görüntüleme: 131
  • 20210211_160109.jpg
    20210211_160109.jpg
    3.5 MB · Görüntüleme: 121
  • 20210211_160111.jpg
    20210211_160111.jpg
    3.4 MB · Görüntüleme: 111
  • 20210313_113033.jpg
    20210313_113033.jpg
    3.3 MB · Görüntüleme: 103
  • 20210313_113058.jpg
    20210313_113058.jpg
    3.6 MB · Görüntüleme: 100
  • 20210313_113109.jpg
    20210313_113109.jpg
    5.5 MB · Görüntüleme: 101
  • 20210313_113215.jpg
    20210313_113215.jpg
    3.6 MB · Görüntüleme: 99
  • 20210313_113220.jpg
    20210313_113220.jpg
    3.7 MB · Görüntüleme: 92
  • 20210313_113332.jpg
    20210313_113332.jpg
    3 MB · Görüntüleme: 91
  • 20210313_113335.jpg
    20210313_113335.jpg
    3 MB · Görüntüleme: 93
  • 20210313_113403.jpg
    20210313_113403.jpg
    3.7 MB · Görüntüleme: 88
  • 20210313_113659.jpg
    20210313_113659.jpg
    4.5 MB · Görüntüleme: 84
  • 20210313_113737.jpg
    20210313_113737.jpg
    4.6 MB · Görüntüleme: 86
  • 20210313_113742.jpg
    20210313_113742.jpg
    4.1 MB · Görüntüleme: 84
  • 20210327_092618.jpg
    20210327_092618.jpg
    3.4 MB · Görüntüleme: 86
  • 20210327_093108.jpg
    20210327_093108.jpg
    4.6 MB · Görüntüleme: 84
  • 20210327_104635.jpg
    20210327_104635.jpg
    2.8 MB · Görüntüleme: 143

isg.uzm

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Şub 2021
Mesajlar
5
Tepki puanı
3
Medeni hal
Belirtilmedi
Meslek
Uzman (C)
.
 

İskender Karpuzcu

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
29 Kas 2013
Mesajlar
90
Tepki puanı
102
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (B)
merhaba;
Eğer işverenler İSG hizmetini göstermelik alıyorsa işin zor, kolay kolay bir şey yaptıramazsın . Uzuv kayıplı yada ölümlü iş kazasında karşılaşacaklarını anlat, anmamakta ısrar ediyorsa kendini kurtarmaya bak.
Deftere de yazmanı engelliyorlarsa iş daha ciddi, OSGB yetkilinle görüşüp bu firmaların başınızı belaya sokacağını anlat ve hizmet vermeyi bitirin en garanti yolu,
Yok devam edecez derlerse,
öncelikle tespit ettiğin tüm uygunsuzlukları önce maille bildir sonra deftere yaz .İmzalamam derse bile yaz sen imzalamasını bekleme nüshasını al kendine,evrak eksiğin olmasın ve her şeyi yazılı bildir.
Çalışanların İSG eğitimleri tamamla,
genel isg ve makine kullanma talimatları imzalat,
KKD zimmet formları imzalat
Risk değerlendirme raporunda en ufak ayrıntıyı bile yaz
KKd kullanımı ,makine koruyucuları, elektrik tesisatı, yangın söndürme -algılama ,tertip düzen, basınçlı tüplerin kullanımı, makine swich ve sensörleri, acil stoplar, kaldırma araçları basınçlı kaplar periyodik kontrolü, kayış-kasnak-kaplin-dişli-çark korumaları,
mesleki yeterlilikler, acil durumlar konularını ele alıp hepsini risk değerlendirmende yaz ve deftere geçir.
 

isg.uzm

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Şub 2021
Mesajlar
5
Tepki puanı
3
Medeni hal
Belirtilmedi
Meslek
Uzman (C)
Teşekkür ederim İskender bey, ben bildiklerimi ve aynı zamanda sizin dediklerinizden eksik olanları tamamlamaya çalışacağım. Ama OSGB'nin bana dediği yazma yazarsan biz kötü oluruz yani onların derdi sadece paranın gelmesi. Seni de anlıyoruz ama yazma sen deyip geçiyorlar. Bende deftere yazamadıklarımı risk değerlendirmesinin arasına sıkıştırmayı düşünüyorum zaten okuma alışkanları pek yok sadece defterde olandan korkuyorlar sadece orada olan sorumluluk onlara ait sanıyor bazı işverenler. Umarım İş Sağlığı ve Güvenliğini sadece para, İş Güvenliği Uzmanını ise Günah keçisi olarak görmekten vazgeçerler yoksa olduğumuz yerde saymaya ve herkesten ''İSG evrak, kağıt, kürek ile angarya işi yaa'' lafını duymaya devam edeceğiz... :(
 

isg.uzm

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Şub 2021
Mesajlar
5
Tepki puanı
3
Medeni hal
Belirtilmedi
Meslek
Uzman (C)
.
 

Sinem ÖZMENN

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
17 Mar 2021
Mesajlar
3
Tepki puanı
0
Medeni hal
Belirtilmedi
Meslek
Uzman (B)
Merhaba,
İş yerinde bir işçi torna bölümünde çalışıyor ve sürekli bileklerinde ağrı olduğunu söylüyor. Mevcut durumuyla ilgili rapor falan da almış ama benden yardım istiyor. Ne yapabilirim?
 

İskender Karpuzcu

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
29 Kas 2013
Mesajlar
90
Tepki puanı
102
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (B)
Merhaba,
İş yerinde bir işçi torna bölümünde çalışıyor ve sürekli bileklerinde ağrı olduğunu söylüyor. Mevcut durumuyla ilgili rapor falan da almış ama benden yardım istiyor. Ne yapabilirim?
aslında senlik bir durum yok gibi, işyeri hekimi uzman doktora sevk edecek mevcut işini yapıp yapamayacağına dair görüş alacak , ondan sonra işyeri hekimi kendi görüşüyle birlikte işverene durumu bildirecek.
 

Nikola Tesla

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
24 Ocak 2016
Mesajlar
53
Tepki puanı
144
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (B)
Bu sen
Merhaba,
İş yerinde bir işçi torna bölümünde çalışıyor ve sürekli bileklerinde ağrı olduğunu söylüyor. Mevcut durumuyla ilgili rapor falan da almış ama benden yardım istiyor. Ne yapabilirim?
Bu senlik değil işyeri hekimine devretmelisin, o bulsun çaresini :))
 

experience

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
17 May 2012
Mesajlar
146
Tepki puanı
216
Arkadaşlar merhabalar, 2 aylık C sınıfı İş Güvenliği Uzmanıyım. Teorik olarak ne kadar bilgi sahibi olsam da tehlikeli iş yerlerinde pratikte sıkıntı çekiyorum. OSGB tarafından atamam belediye ve taşeron firmasına yapıldı belediye açısından işin işleyişini iyice öğrendim ama 15 günde bir, sanayi bölgelerinde 5 adet firmaya gidiyorum. Bu firmalardan birincisi sondaj makineleri için parça-yedek parça üretiyor, ikincisi motor gömlekleri üretimi yapıyor, üçüncüsü Fren balata ayarlamaları yapıyor, dördüncüsü çelik halat, zincir, kanca, polyester sapan, mapa, Amerikan zincir, kapma ekipmanları üretimleri yapıyor, beşinci ve sonuncusu ise supap, baga, gayd gibi otomotiv yedek parça imalatı yapıyor. Arkadaşlar inanın firmalar tehlikeli sınıfı geçtim çok çok çok tehlikeli çünkü hiç bir risk umurlarında değil her söylediğime hallederiz diyorlar. Yaşım küçük olduğu için bana senin yaşın kadar bu işi yapmışlığımız var diyorlar ve sadece evrak üzerinde işi yapmamı onlara karışmamamı istiyorlar(bazıları deftere yazma diyor), bende onları dinlemediğim için sürekli polemik yaşamak durumunda kalıyorum sizlere bu derdimi dökme meselesini bir kenara bırakırsam bu yerler ile ilgili en ufak bir tecrübeniz, doküman örneğiniz, tavsiyeniz varsa memnuniyetle dinler okurum. Firmalar genellikle CNC, TORNA ALETİ-TEZGAHLARI, TAŞLAMA MAKİNESİ, DİSK TORNASI, PERÇİN MAKİNESİ, KAYNAK EKİPMANLARI, vs. gibi aletler, endüstriyel makineler ile çalışıyor. Birde CNC Makinelerinin kapaklarını söküyorlar içeride bulunan sıcak hava buharı çıksın diye bunun ne gibi riskleri vardır. Görüntü almama izin veren firmaların görsellerini aşağıya ekledim. Hepinize sağlıklı ve kazasız günler diliyorum.

Teşekkür ederim İskender bey, ben bildiklerimi ve aynı zamanda sizin dediklerinizden eksik olanları tamamlamaya çalışacağım. Ama OSGB'nin bana dediği yazma yazarsan biz kötü oluruz yani onların derdi sadece paranın gelmesi. Seni de anlıyoruz ama yazma sen deyip geçiyorlar. Bende deftere yazamadıklarımı risk değerlendirmesinin arasına sıkıştırmayı düşünüyorum zaten okuma alışkanları pek yok sadece defterde olandan korkuyorlar sadece orada olan sorumluluk onlara ait sanıyor bazı işverenler. Umarım İş Sağlığı ve Güvenliğini sadece para, İş Güvenliği Uzmanını ise Günah keçisi olarak görmekten vazgeçerler yoksa olduğumuz yerde saymaya ve herkesten ''İSG evrak, kağıt, kürek ile angarya işi yaa'' lafını duymaya devam edeceğiz... :(


Öncelikle şunu belirtmeliyim ki gördüğünüz uygunsuzlukları ve düzeltilmesi için gereken tavsiyeleri yazamamıyorum veya yazmama izin vermiyorlar diye birşey olamaz,her ne olursa olsun bunların defter yoluyla işverene tebliği mutlaka yapılmalıdır.Bu tabi birinci aşama,ikinci şama ise bunların işveren tarafından teker teker hayata geçirilmesi olayı.Peki bunlar teker teker hayata geçirilemiyor ve belirlenen önlemler alınmıyorsa ne yapacaksınız,iki yol var önünüzde ya derhal bakanlığa firmanın önlem almamakta direndiğini bildirip tekrar tekrar konunun üstüne gideceksiniz ya da derhal o işyerini bırakacaksınız.
Şuan mahkemelerde yargılanan İG Uzmanları temel olarak iki gruba ayrılıyor.Birinci grup İG uzmanı canını dişine takıp firmada tehlike ve riskleri berteraf etmek için gereken çalışmaları yapmış ve yapmaya devam eden ,o firmada İş Güvenliği ile alakalı ilerlemeler kaydedilmesinde büyük emeği olan İG uzmanları.Bu gruptaki uzmanlar bu faaliyetlerine devam ederken ölümlü veya uzuv kayıplı bir kaza yaşanır ve işverenin yanında o da mahkemeye görevi ihmalden başlayarak yargılanmaya başlanır,Burada da iki tip İG uzmanı vardır,birisi görevlerini ihmal etmediğini ve işyerinde pek çok şeyi değiştirdiğini ispat edebilenler ve ispat edemeyenler.İspat edemeyenlere Allah yardım etsin çünkü hem o kadar emek et hem de bunu ispat edeme.Bunların hayatı zaten karardı demektir,tazminat ve hapis cezaları geriye kalan ömürlerinin ki ömürlerinin başlangıcındalar daha tamamında karşılarına çıkacak ve aşılması zor engellere sebep olacak.İspat edenlere gelecek olursak bizdeki hukuk sistemini bazan anlamakta o kadar güçlük çekiyorum ki,artık hakimler mi hakim değil,yoksa çok mu fazla acemi hakim var ya da hukuktan mezun olan o gencecik insanların hakim olmadan önce şöyle 4-5 yıl başka bir eğitimemi tabi tutulması gerekir,sosyoloji,psikoloji,felsefe vb başka bölümler de mi okumaları gerekir bilmiyorum ama hakimlerin toplumdaki içerisinde her konuda görüşüne başvurulan ve akil insan denen kişiler kadar kültüre sahip olması lazım bence davaları yeterince yoğurmaları ve yorumlamaları için.Adam ihmalkar olmadığını ve işyerinde herşeyi yaptığını ve hatta işyerindeki güvenliğin öncekine göre %90 arttığını ispat etse de ki bu iyi niyetli bir işveren için de geçerli hakimler sizi o gerçekleşmeyen %10 için suçlu buluyor.Bu gruptaki İG uzmanları yargıtay (oradaki hakimler biraz daha tecrübeli) falan derken 5-6 sene içinde yırtabiliyor.
Temel olarak iki gruba ayrılıyor demiştik en başta ve şimdi ikinci gruba değinelim,bu arkadaşlarımız da zaten iyi niyetle canını dişine takıp çalışmak istiyor fakat işveren nuh diyor peygamber demiyor ve işyerinde bir dirhem yol alınamıyor,burada işvereni doğru yola itecek tek mercii devlet, durum bakanlığa iletildiğinde işverenin bu tutumundan vazgeçmesi için müfettişler eliyle devlet tarafından atılabilecek adımlar var,tabi bu adımlar atılıyor mu atılmıyor mu ya da ne kadar etkili bu ayrı bir tartışma konusu,ama sonuçta bakanlığın duruma el atması şart,fakat bu arkadaşlarımızın cesaretsizlikleri,iş kaybetme korkusu vb sebeplerle devletin atma ihtimalinin olduğu adımların önüne set çekmiş oluyor.İşte bu kabul edilemez bir durum,çünkü İG uzmanının en önemli görevleri arasında bu var .Devlet sana diyor ki git işverene ve çalışanlara rehberlik et ve o işyerini birlikte düzeltin,hiçbiri buna yanaşmıyorsa bana haber ver,eeeee sen de haber vermiyorsun,peki nasıl olacak bu.Siz bırakın devlete haber vermeği deftere bile yazamadığınızı söylüyorsunuz.O işyerlerinden birinde bir kaza yaşanması durumunda evrak ve döküman olarak mükemmel bir kamuflaj dahi kurmuş olsanız bişey değişmeyecek o işyerine olaydan sonra gelecek bir bilirkişi veya müfettişin işyerindeki incelemelerinin daha ilk dakikalarında bu ortaya çıkacaktır,bunun asla kaçışı yok yani iş güvenliğinde evrakla dökümanla kamuflaj kesinlikle % 0 .
Defterde yazamadıklarınızı Risk analizlerinin arasına sıkıştırmayı düşündüğünüzü zaten okuma alışkanlıkları olmadığı için de yazdıklarınızdan haberleri olmayacağını ima etmişsiniz,normalde zaten risk analizleri çalışanların ve işverenin gözüne gözüne sokulması,sürekli gündemde tutulması neredeyse her çalışan ve işveren için günlük bir ev ödevi ya da not defteri gibi sürekli gözünün önünde olması gerekir,sanırım siz o yazdıklarınız dolayısıyla size kızmasınlar diye risk analizlerinin okunmasını da pek istemiyorsunuz,bence siz çok yanlış bir meslekte çalışıyorsunuz,yani yükseklik korkusunu yenememiş biri bunu yenmeden dağcı olmamalı,kan gördüğünde midesi bulanan bayılan biri bunu yenemeden herhalde hemşire ya da doktor da olamaz.Ya da olmuşsa bile sonuçta bunu korkularını yenmeli.Şuan sizin için en büyük tehlike işyerlerinden birisinde ölümlü veya uzuv kayıplı bir kaza olması,sizin bu durumda kurtuluşunuz olmaz ve tek başınıza ortada kalırsınız,OSGB ve sorumlu olduğunuz işyerinin işverenleri sırtını dönüp kaçar,bu meslek bu şekilde yürütülemez,malesef siz yalnız da değilsiniz şuan da bunları okuyan meslektaşlarımdan yarısından çoğu sizinle aynı vaziyette bu işi yürütüyor.Bence vakit geçirmeden kendinize yeni bir yol çizmelisiniz ya daha agresif ve kararlı girişeceksiniz bu olaya ya da mesleği bırakacaksınız.İşini doğru yaptığı halde ve bunları ispatladığı halde mahkemelerde sürünen arkadaşlarım oldu.O sebeple bu kadar sert bir yazı yazmak zorunda kalıyorum,lütfen kusuruma bakmayın,niyetim sadece genç arkadaşlarımızın daha yolun başındayken heba olup gitmemesi için.
 

isg.uzm

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Şub 2021
Mesajlar
5
Tepki puanı
3
Medeni hal
Belirtilmedi
Meslek
Uzman (C)
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki gördüğünüz uygunsuzlukları ve düzeltilmesi için gereken tavsiyeleri yazamamıyorum veya yazmama izin vermiyorlar diye birşey olamaz,her ne olursa olsun bunların defter yoluyla işverene tebliği mutlaka yapılmalıdır.Bu tabi birinci aşama,ikinci şama ise bunların işveren tarafından teker teker hayata geçirilmesi olayı.Peki bunlar teker teker hayata geçirilemiyor ve belirlenen önlemler alınmıyorsa ne yapacaksınız,iki yol var önünüzde ya derhal bakanlığa firmanın önlem almamakta direndiğini bildirip tekrar tekrar konunun üstüne gideceksiniz ya da derhal o işyerini bırakacaksınız.
Şuan mahkemelerde yargılanan İG Uzmanları temel olarak iki gruba ayrılıyor.Birinci grup İG uzmanı canını dişine takıp firmada tehlike ve riskleri berteraf etmek için gereken çalışmaları yapmış ve yapmaya devam eden ,o firmada İş Güvenliği ile alakalı ilerlemeler kaydedilmesinde büyük emeği olan İG uzmanları.Bu gruptaki uzmanlar bu faaliyetlerine devam ederken ölümlü veya uzuv kayıplı bir kaza yaşanır ve işverenin yanında o da mahkemeye görevi ihmalden başlayarak yargılanmaya başlanır,Burada da iki tip İG uzmanı vardır,birisi görevlerini ihmal etmediğini ve işyerinde pek çok şeyi değiştirdiğini ispat edebilenler ve ispat edemeyenler.İspat edemeyenlere Allah yardım etsin çünkü hem o kadar emek et hem de bunu ispat edeme.Bunların hayatı zaten karardı demektir,tazminat ve hapis cezaları geriye kalan ömürlerinin ki ömürlerinin başlangıcındalar daha tamamında karşılarına çıkacak ve aşılması zor engellere sebep olacak.İspat edenlere gelecek olursak bizdeki hukuk sistemini bazan anlamakta o kadar güçlük çekiyorum ki,artık hakimler mi hakim değil,yoksa çok mu fazla acemi hakim var ya da hukuktan mezun olan o gencecik insanların hakim olmadan önce şöyle 4-5 yıl başka bir eğitimemi tabi tutulması gerekir,sosyoloji,psikoloji,felsefe vb başka bölümler de mi okumaları gerekir bilmiyorum ama hakimlerin toplumdaki içerisinde her konuda görüşüne başvurulan ve akil insan denen kişiler kadar kültüre sahip olması lazım bence davaları yeterince yoğurmaları ve yorumlamaları için.Adam ihmalkar olmadığını ve işyerinde herşeyi yaptığını ve hatta işyerindeki güvenliğin öncekine göre %90 arttığını ispat etse de ki bu iyi niyetli bir işveren için de geçerli hakimler sizi o gerçekleşmeyen %10 için suçlu buluyor.Bu gruptaki İG uzmanları yargıtay (oradaki hakimler biraz daha tecrübeli) falan derken 5-6 sene içinde yırtabiliyor.
Temel olarak iki gruba ayrılıyor demiştik en başta ve şimdi ikinci gruba değinelim,bu arkadaşlarımız da zaten iyi niyetle canını dişine takıp çalışmak istiyor fakat işveren nuh diyor peygamber demiyor ve işyerinde bir dirhem yol alınamıyor,burada işvereni doğru yola itecek tek mercii devlet, durum bakanlığa iletildiğinde işverenin bu tutumundan vazgeçmesi için müfettişler eliyle devlet tarafından atılabilecek adımlar var,tabi bu adımlar atılıyor mu atılmıyor mu ya da ne kadar etkili bu ayrı bir tartışma konusu,ama sonuçta bakanlığın duruma el atması şart,fakat bu arkadaşlarımızın cesaretsizlikleri,iş kaybetme korkusu vb sebeplerle devletin atma ihtimalinin olduğu adımların önüne set çekmiş oluyor.İşte bu kabul edilemez bir durum,çünkü İG uzmanının en önemli görevleri arasında bu var .Devlet sana diyor ki git işverene ve çalışanlara rehberlik et ve o işyerini birlikte düzeltin,hiçbiri buna yanaşmıyorsa bana haber ver,eeeee sen de haber vermiyorsun,peki nasıl olacak bu.Siz bırakın devlete haber vermeği deftere bile yazamadığınızı söylüyorsunuz.O işyerlerinden birinde bir kaza yaşanması durumunda evrak ve döküman olarak mükemmel bir kamuflaj dahi kurmuş olsanız bişey değişmeyecek o işyerine olaydan sonra gelecek bir bilirkişi veya müfettişin işyerindeki incelemelerinin daha ilk dakikalarında bu ortaya çıkacaktır,bunun asla kaçışı yok yani iş güvenliğinde evrakla dökümanla kamuflaj kesinlikle % 0 .
Defterde yazamadıklarınızı Risk analizlerinin arasına sıkıştırmayı düşündüğünüzü zaten okuma alışkanlıkları olmadığı için de yazdıklarınızdan haberleri olmayacağını ima etmişsiniz,normalde zaten risk analizleri çalışanların ve işverenin gözüne gözüne sokulması,sürekli gündemde tutulması neredeyse her çalışan ve işveren için günlük bir ev ödevi ya da not defteri gibi sürekli gözünün önünde olması gerekir,sanırım siz o yazdıklarınız dolayısıyla size kızmasınlar diye risk analizlerinin okunmasını da pek istemiyorsunuz,bence siz çok yanlış bir meslekte çalışıyorsunuz,yani yükseklik korkusunu yenememiş biri bunu yenmeden dağcı olmamalı,kan gördüğünde midesi bulanan bayılan biri bunu yenemeden herhalde hemşire ya da doktor da olamaz.Ya da olmuşsa bile sonuçta bunu korkularını yenmeli.Şuan sizin için en büyük tehlike işyerlerinden birisinde ölümlü veya uzuv kayıplı bir kaza olması,sizin bu durumda kurtuluşunuz olmaz ve tek başınıza ortada kalırsınız,OSGB ve sorumlu olduğunuz işyerinin işverenleri sırtını dönüp kaçar,bu meslek bu şekilde yürütülemez,malesef siz yalnız da değilsiniz şuan da bunları okuyan meslektaşlarımdan yarısından çoğu sizinle aynı vaziyette bu işi yürütüyor.Bence vakit geçirmeden kendinize yeni bir yol çizmelisiniz ya daha agresif ve kararlı girişeceksiniz bu olaya ya da mesleği bırakacaksınız.İşini doğru yaptığı halde ve bunları ispatladığı halde mahkemelerde sürünen arkadaşlarım oldu.O sebeple bu kadar sert bir yazı yazmak zorunda kalıyorum,lütfen kusuruma bakmayın,niyetim sadece genç arkadaşlarımızın daha yolun başındayken heba olup gitmemesi için.
Öncelikle yazınız için çok teşekkür ediyorum. Zaten bu yazıyı yazdıktan bir süre sonra firma ile tartıştım ve beni OSGB ye şikayet ettiler. OSGB de bulunan yöneticiler ise görmezden gelmemi söylediler kabul etmedim. Sözleşmemin o firma ile feshedilmesini istedim biraz polemik yaşandı ama sorun çözüldü şuan firmalarımda bu sorunları yaşamıyorum, umarım başka uzman arkadaşlarda yaşamazlar. Risk analizi mevzusunda ise inanın anladığınız gibi değil. Sırf risk analizinde olanlar yapılsın diye işverenin yapması gereken işleri bile yaptığım oluyor, yani okuma alışkanlıkları yok araya sıkıştırırımdan kastım o firma için geçerliydi çünkü sözleşmem iptal edilmemişti ve hala sorumluluk bendeydi bende haklı olarak madem tespit ve önerilerim yapılmıyor ve bana açık bir şekilde günah keçisi muamelesi yapılıyor o zaman sorumluluğun çoğunluğunu üstümde bırakmamak adına yapabileceğimi yazdım. Yani mesleğimi seviyorum ve doğru icra edebilmek için elimden gelenin fazlasını yapıyorum, yapmaya da devam edeceğim.
 

osman.koyuncu

Paylaşımcı Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
214
Tepki puanı
225
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
Merhaba,
İş yerinde bir işçi torna bölümünde çalışıyor ve sürekli bileklerinde ağrı olduğunu söylüyor. Mevcut durumuyla ilgili rapor falan da almış ama benden yardım istiyor. Ne yapabilirim?
Merhaba ,

Çalışanı İşyeri Hekimine "yazılı talep" ile yönlendiriniz. Yazılı talebinizi teslim-tesellüm olacak şekilde işverene/işveren vekiline tutanakla veya tespit öneri defterine yazarak yapabilirsiniz. Talebinizde ; çalışanın kişisel bilgileri, iletilen şikayetini, yaptığı işi, proses sırasında elle taşıma yaptığı rutin ağırlık miktarlarını ortalama değerleriyle belirterek "mevcut çalıştığı proses/makine/yapılan iş-görevde çalışmasının uygun olup olmadığına sağlık açısından değerlendirme istediğinizi mutlaka belirtin. İşyeri Hekiminden gelen değerlendirme ve işini ciddiye alırsa yapılacak tetkiklerle size gelecek yazılı bilgi işinizi yapmanız yönünde yeterli olacaktır.

BİLGİ ! Çalışanın ne kadar süredir o işi yaptığı, daha önce hangi sektörde çalıştığı, sizin çalıştığınız firmadan önceki işyerinde çalışırken mevcut şikayetiyle ilgili sağlık raporu olup olmadığını yazılı beyanla almanın iyi olacağını İnsan Kaynakları veya muhatabınız kimse iletmeniz faydalı olur. Çalışanın elle yük taşıma ve bu işi yaparken tekrarlayan el-bilek hareketleri nedeniyle tendonlarının zarar görmüş olma ihtimali yüksek !!! tendonlarda oluşan hasar tedavi edilmezse enfeksiyona dönüşebiliyor, o da tedavi edilmezse tendonit rahatsızlığına yol açıyor ki bu da kalıcı iş göremezlik durumuna gidiyor !!! (İşyerlerimden birinde başımıza geldi , dikkat !!!) Çalışan ve işyeriniz bu durumdan ciddi zarar görebilir. Farklı veya daha basit rahatsızlık da olabilir fakat tedbirli olmakta fayda var !
İsterseniz bu bilgilerle işyeri hekimine telkinde bulunabilir, yönlendirebilirsiniz. Netice de sonrasında çalıştığı proses ve yaptığı işle ilgili tekrar risk değerlendirmesinde bulunacak asıl kişi sizsiniz. (Aman bu konuda işyeri hekimleri neden olmuyor da biz uzmanlar oluyor gibi gereksiz yorumlarda bulunulmasın rica ediyorum. Sahanın maalesef ki süregelen alışkanlıkları ve iş yapış şekilleri var ! İdeal olanla reel gerçekleşen maalesef ki çoğu zaman ayrılabiliyor.)

Sağlıklı günler, iyi çalışmalar.
 

FERİDE FNS EFE

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
5 Şub 2018
Mesajlar
8
Tepki puanı
2
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (B)
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki gördüğünüz uygunsuzlukları ve düzeltilmesi için gereken tavsiyeleri yazamamıyorum veya yazmama izin vermiyorlar diye birşey olamaz,her ne olursa olsun bunların defter yoluyla işverene tebliği mutlaka yapılmalıdır.Bu tabi birinci aşama,ikinci şama ise bunların işveren tarafından teker teker hayata geçirilmesi olayı.Peki bunlar teker teker hayata geçirilemiyor ve belirlenen önlemler alınmıyorsa ne yapacaksınız,iki yol var önünüzde ya derhal bakanlığa firmanın önlem almamakta direndiğini bildirip tekrar tekrar konunun üstüne gideceksiniz ya da derhal o işyerini bırakacaksınız.
Şuan mahkemelerde yargılanan İG Uzmanları temel olarak iki gruba ayrılıyor.Birinci grup İG uzmanı canını dişine takıp firmada tehlike ve riskleri berteraf etmek için gereken çalışmaları yapmış ve yapmaya devam eden ,o firmada İş Güvenliği ile alakalı ilerlemeler kaydedilmesinde büyük emeği olan İG uzmanları.Bu gruptaki uzmanlar bu faaliyetlerine devam ederken ölümlü veya uzuv kayıplı bir kaza yaşanır ve işverenin yanında o da mahkemeye görevi ihmalden başlayarak yargılanmaya başlanır,Burada da iki tip İG uzmanı vardır,birisi görevlerini ihmal etmediğini ve işyerinde pek çok şeyi değiştirdiğini ispat edebilenler ve ispat edemeyenler.İspat edemeyenlere Allah yardım etsin çünkü hem o kadar emek et hem de bunu ispat edeme.Bunların hayatı zaten karardı demektir,tazminat ve hapis cezaları geriye kalan ömürlerinin ki ömürlerinin başlangıcındalar daha tamamında karşılarına çıkacak ve aşılması zor engellere sebep olacak.İspat edenlere gelecek olursak bizdeki hukuk sistemini bazan anlamakta o kadar güçlük çekiyorum ki,artık hakimler mi hakim değil,yoksa çok mu fazla acemi hakim var ya da hukuktan mezun olan o gencecik insanların hakim olmadan önce şöyle 4-5 yıl başka bir eğitimemi tabi tutulması gerekir,sosyoloji,psikoloji,felsefe vb başka bölümler de mi okumaları gerekir bilmiyorum ama hakimlerin toplumdaki içerisinde her konuda görüşüne başvurulan ve akil insan denen kişiler kadar kültüre sahip olması lazım bence davaları yeterince yoğurmaları ve yorumlamaları için.Adam ihmalkar olmadığını ve işyerinde herşeyi yaptığını ve hatta işyerindeki güvenliğin öncekine göre %90 arttığını ispat etse de ki bu iyi niyetli bir işveren için de geçerli hakimler sizi o gerçekleşmeyen %10 için suçlu buluyor.Bu gruptaki İG uzmanları yargıtay (oradaki hakimler biraz daha tecrübeli) falan derken 5-6 sene içinde yırtabiliyor.
Temel olarak iki gruba ayrılıyor demiştik en başta ve şimdi ikinci gruba değinelim,bu arkadaşlarımız da zaten iyi niyetle canını dişine takıp çalışmak istiyor fakat işveren nuh diyor peygamber demiyor ve işyerinde bir dirhem yol alınamıyor,burada işvereni doğru yola itecek tek mercii devlet, durum bakanlığa iletildiğinde işverenin bu tutumundan vazgeçmesi için müfettişler eliyle devlet tarafından atılabilecek adımlar var,tabi bu adımlar atılıyor mu atılmıyor mu ya da ne kadar etkili bu ayrı bir tartışma konusu,ama sonuçta bakanlığın duruma el atması şart,fakat bu arkadaşlarımızın cesaretsizlikleri,iş kaybetme korkusu vb sebeplerle devletin atma ihtimalinin olduğu adımların önüne set çekmiş oluyor.İşte bu kabul edilemez bir durum,çünkü İG uzmanının en önemli görevleri arasında bu var .Devlet sana diyor ki git işverene ve çalışanlara rehberlik et ve o işyerini birlikte düzeltin,hiçbiri buna yanaşmıyorsa bana haber ver,eeeee sen de haber vermiyorsun,peki nasıl olacak bu.Siz bırakın devlete haber vermeği deftere bile yazamadığınızı söylüyorsunuz.O işyerlerinden birinde bir kaza yaşanması durumunda evrak ve döküman olarak mükemmel bir kamuflaj dahi kurmuş olsanız bişey değişmeyecek o işyerine olaydan sonra gelecek bir bilirkişi veya müfettişin işyerindeki incelemelerinin daha ilk dakikalarında bu ortaya çıkacaktır,bunun asla kaçışı yok yani iş güvenliğinde evrakla dökümanla kamuflaj kesinlikle % 0 .
Defterde yazamadıklarınızı Risk analizlerinin arasına sıkıştırmayı düşündüğünüzü zaten okuma alışkanlıkları olmadığı için de yazdıklarınızdan haberleri olmayacağını ima etmişsiniz,normalde zaten risk analizleri çalışanların ve işverenin gözüne gözüne sokulması,sürekli gündemde tutulması neredeyse her çalışan ve işveren için günlük bir ev ödevi ya da not defteri gibi sürekli gözünün önünde olması gerekir,sanırım siz o yazdıklarınız dolayısıyla size kızmasınlar diye risk analizlerinin okunmasını da pek istemiyorsunuz,bence siz çok yanlış bir meslekte çalışıyorsunuz,yani yükseklik korkusunu yenememiş biri bunu yenmeden dağcı olmamalı,kan gördüğünde midesi bulanan bayılan biri bunu yenemeden herhalde hemşire ya da doktor da olamaz.Ya da olmuşsa bile sonuçta bunu korkularını yenmeli.Şuan sizin için en büyük tehlike işyerlerinden birisinde ölümlü veya uzuv kayıplı bir kaza olması,sizin bu durumda kurtuluşunuz olmaz ve tek başınıza ortada kalırsınız,OSGB ve sorumlu olduğunuz işyerinin işverenleri sırtını dönüp kaçar,bu meslek bu şekilde yürütülemez,malesef siz yalnız da değilsiniz şuan da bunları okuyan meslektaşlarımdan yarısından çoğu sizinle aynı vaziyette bu işi yürütüyor.Bence vakit geçirmeden kendinize yeni bir yol çizmelisiniz ya daha agresif ve kararlı girişeceksiniz bu olaya ya da mesleği bırakacaksınız.İşini doğru yaptığı halde ve bunları ispatladığı halde mahkemelerde sürünen arkadaşlarım oldu.O sebeple bu kadar sert bir yazı yazmak zorunda kalıyorum,lütfen kusuruma bakmayın,niyetim sadece genç arkadaşlarımızın daha yolun başındayken heba olup gitmemesi için.
merhaba; tüm söyledikleriniz o kadar tanıdık ki. fakat ben farklı bir konuya değinmek isterim. işverene tebliğ kısmı mail yoluyla ve tabi ki kurulda ve risk analizinde olması yeterli olur mu? yani şunu farkettim uzun süredir deftere yazmıyorum. ama günlük kontrollerimde ve termin tarihi yaklaşan durumlarda direkt mail yolu ile bilgilendirme ve yönlendirme yapıyorum.
 

Mert Düztaban

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
2 Kas 2018
Mesajlar
5
Tepki puanı
0
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (C)
Merhaba,

Benzer durumları eski çalıştığım yerlerde yaşadım. Deftere yazamazsın. Her gördüğünü neden yazıyorsun ? Kanunu her istediğini yaparsak para kazanamayız gibi söylemler duydum. Firmanın OSGB'ye bizi şikayet etmesi gibi durumda malesef OSSGB para kaybetmemek için Uzmanlara göz ardı etmesini söylüyor ve uzman arkadaşları zor durumda bırakıyorlar. İş kaygısında olan arkadaşlar için söylüyorum ciddi risklerin olduğu firmaları iş kaygısı olmadan bakanlığa bildirimleri eksik etmemeliyiz. İşimizden olmayalım derken kendimizi karakol mahkeme gibi durumlar içinde bulup daha fazla zarar görebiliriz.
 

experience

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
17 May 2012
Mesajlar
146
Tepki puanı
216
Şimdi ben size taaa üniversiteden beri 28 yıllık dostluğumuzun yanında son 10 yıldır da İG Uzmanı olarak meslektaş olduğumuz bir arkadaşımızın başından geçen bişeyi anlatmak istiyorum.
Arkadaş OSGB de çalışıyor ve bi beton santralının İG uzmanlığına bakıyor,bir ara beton santralinde bi inşaat başlıyor yeni bir idari bina vb bişey yaptırıyorlar,tabi inşaatta çalışanlar ve onların işvereni de ayrıca başka bi OSGB den de olsa hizmet alması gerekiyor ve bizim arkadaş onların İG uzmanı vs var mı yok mu pek somuyor da. Sadece İSG katipte sorumlu olduğu beton santralinin 15-20 işçisi için rutin olarak ayda bi kez santrali ziyaret ediyor.Son ziyaretinde santralden ayrılırken inşaatta çalışanların çok güvenliksiz ve başıboş bi ortamda çalıştıklarını görünce aslında kendi görevi ve sorumluluk alanı olmadığı halde sırf bitakım tedbirler alınsın ve o inşaatta birinin başına bişey gelmesin diye vicdanen uyarma ihtiyacı hissediyor ve beton santralinin işvereninin defterine o inşaatta düzeltilmesi gerekenleri de yazıyor ve ayrılıyor.Arkadaş ordan ayrıldıktan iki gün sonra inşaattan bi kişi düşerek vefat ediyor,sonraki süreçte sorşturma , bilirkişi falan derken bizim arkadaşı savcı ifadeye çağırıyor.Bizim arkadaş savcıya diyor ki ben o inşaata hizmet vermiyorum bakın ben beton santralindeki şu sayıda çalışan kendi sigortalı çalışanlarının İG uzmanıyım siz o inşaat işçilerine bakan İG uzmanını veya OSGB yi bulun,ben görevim olmadığı halde bile dayanamadım deftere yazdım diyor.Savcı diyor ki bilirkişi raporunda (raporu hazırlayan da bi İG uzmanı) seni sorumlu tutmuşlar ve sen uyarıları yapmışsın defterde ancak bakanlığa bildirim yapmamışsın.Bizim arkadaş savcıya diyor ki o işyerinden farzedelim ki ben sorumluyum ve ben eksikliği görüp deftere uyarılarımı yapmışım,benim ikinci ziyaretimde tedbir alınmadığını gördüğümde tabi ki durumu bakanlığa bildirmem gerekiyor fakat benim uyarıları yaptıktan iki gün sonra yani ikinci ziyaretimi yapıp da tedbirlerin alınıp alınmadığınıtespit edemeden kaza olmuş ben hangi ara bakanlığa bildirim yapacakmışım diyor.
Neticede bizim arkadaş yanlış hatırlamıyorsam bundan 4-5 yıl önce 25000 TL gibi bi tazminat ödedi,aldığı hapis cezası da hükmün uygulnmasının ileriye atılması gibi bişeydi .

Soınra bizim arkadaş her ziyarete gittiği işyerini uyardıktan hemen bi gün sonra tedbir alınıp alınmadığını beklemeden sanki tedbir almamakta direniyorlarmış gibi bakanlığa bildirmeye başladı,bi gün bi inşaat firmasının sahibi,yapı denetim firması sahibi ve İG uzmanı oturuyor ve sohbet ederken firma sahibi İG uzmanına diyor ki, şerefsizin biri bizi şikayet etmiş bakanlıktan müfettiş gelecekmiş sen bi şantiyeyi baştan sona didikle ne yapmamız gerektiğini söyle hemen yapalım ,arkadaş diyor ki zaten çoğu defterde yazıyor bi zahmet onları okusanız hepsi orda var onları yapsanız yeter diyor.Sonra yapı denetim firması sahibi diyo ki ya bı şikayet eden kim şerfsizi buldunuz mu diyor,firma sahibi diyor ki yok valla bulamadık çok adam araya koyduk bakanlıktan sordurduk ama ser veriyorlar sır vermiyorlar.Bizim arkadaşın bakanlığa yazdıklarından çalıştığı OSGB nin bile haberi yok,hiçbir zaman da olmadı,ve hiçbir zman da olmasına gerek yok.

Neticede arkadaşlar OSGB nin konuya yaklaşımı hiçbir zaman bir İG uzmanının bahanesi olamaz , İG uzmanının düzgün bir dille , sade ve anlaşılır bir şekilde yazdığı bir bildirim OSGB yi ilgilendirmez,iş kaygısı olan da OSGB ye kendini ihbar etmezse sorun da olmaz bence.

Arkadaşlar bu işler ihmale gelmez ,yük İG uzmanlarının omzunda, ne olursa olsun İG uzmanı sorumlu olduğu işyerinde insiyatifi OSGB ye kaptırmamalı,OSGB sonuçta aracı bir kuruluştur,kim o işyeri ile İSG katipte sözleşme yapmışsa o işyeri ile ilgili çalıştığı OSGB ye elbette her türlü bilgiyi versin ve kurumsal desteği de yanına alsın fakat iş bilidirime falan gelince OSGB yi ilgilendirmez .Başka türlü bu piyasada uzun yıllar kazasız belasız bi şekilde yol alamazsın,eninde sonunda kabak gelir İG uzmanının başına patlar.

Bizler canımızı dişimize takıp çalışanların güvenliğini bi şekilde sağlamakla görevliğiz ,esas işimiz neticede o güvenliğin sağlanması,aslolan işçiye rağmen işçiyi,işverene rağmen işvereni korumak,iş çok zor ama kimbilir kaç hayat kurtardığından bi haberin olsa belki de tüm yorgunluğun ve bıkkınlığın kaybolup gidecektir,ama bizim şahsi bi yetersizliğimiz sebebiyle kararan bi hayat olursa bunun da vebalinin altından kalkılmaz.
 

ig_uzman

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
2 Şub 2021
Mesajlar
51
Tepki puanı
7
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (B)
Şimdi ben size taaa üniversiteden beri 28 yıllık dostluğumuzun yanında son 10 yıldır da İG Uzmanı olarak meslektaş olduğumuz bir arkadaşımızın başından geçen bişeyi anlatmak istiyorum.
Arkadaş OSGB de çalışıyor ve bi beton santralının İG uzmanlığına bakıyor,bir ara beton santralinde bi inşaat başlıyor yeni bir idari bina vb bişey yaptırıyorlar,tabi inşaatta çalışanlar ve onların işvereni de ayrıca başka bi OSGB den de olsa hizmet alması gerekiyor ve bizim arkadaş onların İG uzmanı vs var mı yok mu pek somuyor da. Sadece İSG katipte sorumlu olduğu beton santralinin 15-20 işçisi için rutin olarak ayda bi kez santrali ziyaret ediyor.Son ziyaretinde santralden ayrılırken inşaatta çalışanların çok güvenliksiz ve başıboş bi ortamda çalıştıklarını görünce aslında kendi görevi ve sorumluluk alanı olmadığı halde sırf bitakım tedbirler alınsın ve o inşaatta birinin başına bişey gelmesin diye vicdanen uyarma ihtiyacı hissediyor ve beton santralinin işvereninin defterine o inşaatta düzeltilmesi gerekenleri de yazıyor ve ayrılıyor.Arkadaş ordan ayrıldıktan iki gün sonra inşaattan bi kişi düşerek vefat ediyor,sonraki süreçte sorşturma , bilirkişi falan derken bizim arkadaşı savcı ifadeye çağırıyor.Bizim arkadaş savcıya diyor ki ben o inşaata hizmet vermiyorum bakın ben beton santralindeki şu sayıda çalışan kendi sigortalı çalışanlarının İG uzmanıyım siz o inşaat işçilerine bakan İG uzmanını veya OSGB yi bulun,ben görevim olmadığı halde bile dayanamadım deftere yazdım diyor.Savcı diyor ki bilirkişi raporunda (raporu hazırlayan da bi İG uzmanı) seni sorumlu tutmuşlar ve sen uyarıları yapmışsın defterde ancak bakanlığa bildirim yapmamışsın.Bizim arkadaş savcıya diyor ki o işyerinden farzedelim ki ben sorumluyum ve ben eksikliği görüp deftere uyarılarımı yapmışım,benim ikinci ziyaretimde tedbir alınmadığını gördüğümde tabi ki durumu bakanlığa bildirmem gerekiyor fakat benim uyarıları yaptıktan iki gün sonra yani ikinci ziyaretimi yapıp da tedbirlerin alınıp alınmadığınıtespit edemeden kaza olmuş ben hangi ara bakanlığa bildirim yapacakmışım diyor.
Neticede bizim arkadaş yanlış hatırlamıyorsam bundan 4-5 yıl önce 25000 TL gibi bi tazminat ödedi,aldığı hapis cezası da hükmün uygulnmasının ileriye atılması gibi bişeydi .

Soınra bizim arkadaş her ziyarete gittiği işyerini uyardıktan hemen bi gün sonra tedbir alınıp alınmadığını beklemeden sanki tedbir almamakta direniyorlarmış gibi bakanlığa bildirmeye başladı,bi gün bi inşaat firmasının sahibi,yapı denetim firması sahibi ve İG uzmanı oturuyor ve sohbet ederken firma sahibi İG uzmanına diyor ki, şerefsizin biri bizi şikayet etmiş bakanlıktan müfettiş gelecekmiş sen bi şantiyeyi baştan sona didikle ne yapmamız gerektiğini söyle hemen yapalım ,arkadaş diyor ki zaten çoğu defterde yazıyor bi zahmet onları okusanız hepsi orda var onları yapsanız yeter diyor.Sonra yapı denetim firması sahibi diyo ki ya bı şikayet eden kim şerfsizi buldunuz mu diyor,firma sahibi diyor ki yok valla bulamadık çok adam araya koyduk bakanlıktan sordurduk ama ser veriyorlar sır vermiyorlar.Bizim arkadaşın bakanlığa yazdıklarından çalıştığı OSGB nin bile haberi yok,hiçbir zaman da olmadı,ve hiçbir zman da olmasına gerek yok.

Neticede arkadaşlar OSGB nin konuya yaklaşımı hiçbir zaman bir İG uzmanının bahanesi olamaz , İG uzmanının düzgün bir dille , sade ve anlaşılır bir şekilde yazdığı bir bildirim OSGB yi ilgilendirmez,iş kaygısı olan da OSGB ye kendini ihbar etmezse sorun da olmaz bence.

Arkadaşlar bu işler ihmale gelmez ,yük İG uzmanlarının omzunda, ne olursa olsun İG uzmanı sorumlu olduğu işyerinde insiyatifi OSGB ye kaptırmamalı,OSGB sonuçta aracı bir kuruluştur,kim o işyeri ile İSG katipte sözleşme yapmışsa o işyeri ile ilgili çalıştığı OSGB ye elbette her türlü bilgiyi versin ve kurumsal desteği de yanına alsın fakat iş bilidirime falan gelince OSGB yi ilgilendirmez .Başka türlü bu piyasada uzun yıllar kazasız belasız bi şekilde yol alamazsın,eninde sonunda kabak gelir İG uzmanının başına patlar.

Bizler canımızı dişimize takıp çalışanların güvenliğini bi şekilde sağlamakla görevliğiz ,esas işimiz neticede o güvenliğin sağlanması,aslolan işçiye rağmen işçiyi,işverene rağmen işvereni korumak,iş çok zor ama kimbilir kaç hayat kurtardığından bi haberin olsa belki de tüm yorgunluğun ve bıkkınlığın kaybolup gidecektir,ama bizim şahsi bi yetersizliğimiz sebebiyle kararan bi hayat olursa bunun da vebalinin altından kalkılmaz.
Yazınız oldukça değerli, teşekkürler. Bir şeyi merak ediyorum gerçektende bakanlığa bildirim yaparsak işverenin, OSGB'nin bundan hiçbir zaman haberi olmuyor mu? Yoksa duruma göre değişiyor mu?
 

experience

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
17 May 2012
Mesajlar
146
Tepki puanı
216
Yazınız oldukça değerli, teşekkürler. Bir şeyi merak ediyorum gerçektende bakanlığa bildirim yaparsak işverenin, OSGB'nin bundan hiçbir zaman haberi olmuyor mu? Yoksa duruma göre değişiyor mu?
bu olayı yaşayan arkadaşım sonraki işyerlerinde gercekten de önemli ve hayati konularda ısrarla bişey yapmamaya devam eden işyerlerini bakanlığa bildirmeye başladı,bu firmalardan birisinin sahibi cok güclü ve nüfuz sahibi biriydi, bakanlıktan şikayet sebebiyle firmada denetim yapılacağı yönunde firmaya yazı geldi,firma İG uzmanı arkadaşımızı cağırıp acilen firmayı bakanlığın denetlemesine hazırlanmak için yardım etmesini istedi,hatta ''işçilerden biri bizi şikayet etmiş ama kim bu şerefsiz cok araştırdık bulamadık'' demişler.Bizim arkadaş oralı bile olmamış valla çöpluk gibi şantiye bakanlık gelene kadar gercek bir şantiyeye benzemiş.
 
Üst
!!! Reklam Engelleyici Tespit Edildi !!!

Reklam Engelleyici Kulladığınız Tespit Edildi !

Sitemiz geçimini reklam gelirlerinden kazanmaktadır. Bundan dolayı Ad Block gibi reklam engelleyicilerin kullanılmasına izin verilmemektedir. Anlayış göstererek bu site için reklam engelleyicinizi devredışı bıraktığınız için şimdiden teşekkür ederiz.

Devredışı bıraktım, siteyi gezmeye devam edebilirim.