Ben iki yıldır tehlikeli sınıfta bir KİT tesisinde İG Uzmanı olarak çalışıyorum ve normalde ocak 2013 ten itibaren görevlendirme sürem üzerinden ödeme yapılması gerekirken henüz ödeme falan yapılmadı ve kuruluşumuzda benim gibi yaklaşık 6 arkadaş var.Ancak biz bu göreve talip olduğumuzda ileride ücret ödeneceği ile ilgili herhangi bir durum yoktu ve biz bu işi zevkli ve yorucu bir iş olduğu için canı gönülden kabul ettik.Yaklaşık 80 arkadaşımızı eğitime göndermişlerdi ama hiçkimse bu işi yapmak istemediği için sınavı kasten geçmedi.Peki niye bu 6 arkadaş sınavı geçerek işe talip oldu dersiniz,bırakın da bir kurumda 80 kişinin içinde 6 tane aptal olsun.Neyse ben ve diğer 5 arkadaş çalıştığımız kurumdan önce farklı iş kollarında özel sektörde çok çalışmıştık,şahsen ben 8 yıl çok büyük bir tempoyla yani günde yaklaşık 14-20 saat arası,gece gündüz çalışıyordum.Tabi devlete girince yapacağımız işleri görünce kendi kendimize acaba biri bizle dalga mı geçiyor,yoksa bu bir rüya mı,bu devlet iyi ki batmıyor ayakta duruyor vs pek çok soru aklımızdan geçti.Hiç kimse bana devlette çok çalıştığını veya çok yorulduğunu falan söylemesin;içimizde en çok çalışanımız bile ortalama özel sektörde çalışanların 1/4 ü kadar çalışıyordur.Her neyse devlette işe başlayıp yaklşık 3 yıl çalıştıktan sonra bu mesele gündemimize geldi ve artık üzerimizdeki uyuşukluğu atıp ciddi bir işte geceli gündüzlü çalışma fırsatı elimize geçince bu işe talip olduk.Yani kısacası bu iş üç beş kuruşa yapılacak bir iş değildir,bu iş bir gönül işidir.Öncelikle arkadaşlar bilmeniz gereken şey kaç saat görevlendirilirseniz görevlendirilin neredeyse mesainizin tamamını,hatta evde veya tatilde geçen sürelerinizin bile büyük kısmını bu işte çalışarak geçirme durumunda olacağınızdır.Mesela benim görevlendirme sürem aylık 20 saat ve fazladan elime geçecek para yaklaşık 200 TL civarı bişey.Onu da tabi yakında vermeğe başlarlar.Ama ben neredeyse mesaimin tamamını bu işe harcıyorum ve işyerinde birim müdürleri ile tesis müdürüyle vs o kadar çok sorun yaşadım ki bugüne kadar,o kadar çok tartışmalar oldu ki deftere yazdığım şeyler yüzünden anlatamam.İşçinin güvenliği için uğraşırken sendikayla bile kaç kez karşı karşıya geldim.Mesela benim sicil amirim olan tesis müdürünün bana ne sicil puanı verdiğini bile bilmiyorum,sonuçta ilişkiler limonileşiyor bazı zamanlarda.Şimdi bu platformda sorulan bazı sorulara bakıyorum da;bazı arkadaşların belgelerini nereden aldıklarını sorma ihtiyacı hissediyorum.20 tane öğretmenin çalıştığı küçük bir okulda bile aslında yapılacak o kadar çok çalışma,iş ve işlem var ki.Bi kere arkadaşlar en az 4 adet kanun ve bunlara bağlı neredeyse 50-60 tane yönetmelik tek tek incelenerek sorumluluk aldığınız işyerlerinde en azından mevzuatlardaki gereklerin yerine getirilmesi için pek çok yazışma,teknik çalışma,takip ve izleme görevleriniz olacağını bilmelisiniz.Adı üstünde İş Güvenliği Uzmanı,yani bir Uzmansınız artık,bu işin Uzmanı ne demek,bu işte danışılacak,kendisine her türlü Güvenlik konusunda başvurulacak,bu işin babası demek.Ama öyle sorular var ki burada,şöyle baktığımda bu arkadaşların yapacakları görevler sırasında meydana gelebilecek bir iş kazası vb durumda çok fazla açık vereceklerinden endişeleniyorum,yani hapislerdeki 40 civarı İG Uzmanı ile 10 civarı İyeri Hekiminin ve yüzlerce işveren ve çeşitli kademe yöneticilerinin olması size sakın normal gelmesin,bunlar sadece iş kazası olan yerlerdeki soruşturmaların eseridir ve yaklaşık her işyerinde bizleri bu tehlikeler beklemektedir.Lütfen çok dikkatli ve özverili olunuz,işyerlerinde sağlık ve güvenliği gerçek anlamda sağlamak için çaba gösteriniz ve her şeyi belgeleyiniz.Yoksa buradaki pek çok arkadaş ileride çok sorun yaşayabilir.Hrkese kazasız günler dilerim.