Burada doğru anlatılmayan bir konu var. Bir kişi Makine Mühendisliği diplomasını mühendislik fakültesinden alarak Makine Mühendisi olur, bu bir mühendislik disiplinidir. Aynı makine mühendisi üretim sektöründe çalışırken çok daha titizlik gerektiren eğitimler, uluslararası sertifikalar alarak mesleğini genişletebilir. Bir Makine Mühendisi çalıştığı yerde "Kalite Mühendisi" olabilir, bir Endüstri Mühendisi "Yalın İmalat Mühendisi" olabilir keza bir çok mühendislik disiplininden herkes "Endüstriyel Güvenlik Mühendisi (İş Güvenliği Uzmanı)" olabilir. Ben İş Güvenliği Uzmanlığı yokken "Teknik Emniyet Mühendisi" olarak çalışmış idim. Mühendislik disiplinlerini sekülerize etmeye gerek yok. Temel mühendislik tüm disiplinlerde ortak, dolayısı ile İş Güvenliği Uzmanlığının ihtiyacı olan da bu ortak kısım. Kimsenin branş eğitimi İş Güvenliği için ihtiyaç değil. Hidrolik hortum bağlantılarını kontrol etmek veya hidrolik piston yeterliliğini kontrol etmek için Akışkanlar Mekaniği (Tüm disiplinlerde ortak) bilmek yeterli, Makine Mühendisi gibi hidrolik-pinomatik okumaya veya bilmeye gerek yok.
Sanırım açıklamanın muhatabı benim. Ve bana söz hakkı düşmüş.
Teknik Emniyetçilik kavramı, Kamuda onlarca yıldır uygulanan bir kavram. Cumhuriyetin ilk kurulduğu yıllarda, kurulmuş olan Büyük kamu kurumlarında, Emniyet servisi, Teknik Emniyet servisi adında oluşumlar vardı. Bu oluşumlar, Özellikle İngiliz, Alman, ve Fransız ekolleri örnek alınmak sureti ile yapılmıştır. Teknik Emniyetçi uygulaması özellikle Demir çelik ve Madencilik sektöründe ülkemizde yüz yılı aşkındır uygulanmaktadır. Halen de uygulamaları kamu kurumlarında devam etmektedir. Kamuyu örnek alan eski menşeili kurumsal özel firmalarda, bu olguyu , Kendi birimlerinde teknik emniyet servislerini hem kurmuşlardır hem de çok başarılı bir şekilde de sürdürmüşlerdir. Bu tür emniyet ve teknik emniyet servislerinde çalışan Özellikle mühendisler
(Emniyet servisi dışında çalışan mühendisleri muaf tutmuşlardı, kavgada bu noktadan sonra başlamıştı), Avrupa Birliği Müktesebatı çerçevesinde 2005 yılında kabul edilen bir yasal mevzuat ile İlk İş Güvenliği Uzmanlığı Sınavına girdiler ve İlk A ve B sınıfı İş Güvenliği Uzmanlarını hayata geçirdik. Sonra meslek odalarından itirazlar geldi. Uygulama başlamadan sona erdi. Uzun mahkemeleşmelerden sonra 2012 yılında çıkartılan 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile bugünkü hali ile geçiş süreci tamamlanmış oldu.
Bu kadar uzun neden anlattım. Sizin de bu tarz bir yerden gelmiş olduğunuzu öngörüyorum. Mesleki anlamda size tek sözüm olmaz, olamaz. Teknik emniyetçi uygulamaları, İş Güvenliği Uzmanlığı uygulamalarına benzese de çok farklı kavramlar. Bir örnek vermek gerekirse; Madende hava debisini ölçmek teknik emniyetçinin sorumluluğundadır. Ama hava ölçünsün diyen ise İş Güvenliği Uzmanıdır. Bunun gibi bir çok uygulama vardır.
Bir Mühendisin, akademik ve Meslek kariyerine katkı sağlamak için MESLEKİ BELGE alması son derece olumludur ve olmalıdır. Lakin İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLIĞI BELGESİ bu belgelerden değildir. Şu ana kadar böyle uygulandı kabul. Lakin artık bu olgu değişmelidir. benim savunduğum bu noktadır.
Saygılar..