1) Burada herkes meslek hastalığına odaklanıyor. Kişide astım oluşmuş, astımın mesleki astım olup olmadığının iyi bir şekilde incelenmesi gerekir. Acaba heyetteki hekimler "çelikhane " ortamının ne olduğunu biliyorlar mı? Kişi Mayıs-2021 ayında bir yılını henüz doldurmadığını belirtiyor. Burada incelenmesi gereken konu, bu kadar kısa sürede bu mesleki astım ortaya çıkabilir mi?
2) Bence daha önemli bir konu, kişinin kalp kapak sorunu, bu sorun mutlaka işe girmeden önce de vardı. İşte burada işe giriş muayenesi çok önem kazanıyor. İşe giriş muayenesinin öncelikle İşyeri Hekimi tarafından yapılması gerekir. Ama kişinin bu iki sorununun, işyeri hekiminin yaptığı klasik muayenelerle tespit edilmesi zordur. İH bir şeylerden şüphelenirse, hastanelerde daha ileri araştırma yapılmasını ister. Kişi işe girerken heyete girdiğini söylüyor. Bahsettiği bu heyet tam heyet mi? yoksa, bazı tahlil ve kontrollerin yapıldığı bir araştırma mı? Örneğin kişinin işe girmeden önce elektrokardiyogramı çekilmiş mi? Çekilmiş ve de daha ileri bir inceleme yapılması ( kalp ekosu...gibi) istenmiş mi? Böyle bir sorunu olan kişi kesinlikle "çelikhane" gibi çok riskli bir ortamda çalıştırılamaz.
3) Evet bu kadar hatadan sonra olay bu konuma gelmiş ve bilmem ne yarışına girmiş! Sonuçta sürüncemede kalmış.
4) İş Hukuku açısından olayı incelersek, kişi mayıs-2021 ayında henüz bir yılını doldurmamıştı. Aradan 6 ay geçtiğine göre, şu anda doldurmuş olabilir. Şu andaki raporlara ve de daha sonra gelecek raporlara göre;
4-1) İşçi mevcut pozisyonunda kesinlikle çalışamaz,
4-2) İşveren iyi niyet göstererek kendisini sağlığına uygun bir iş varsa, yeni işte görevlendirebilir.
4-3) İşveren kötü niyetli olsa bir yılı doldurmadan, iş akdini sağlık nedenleriyle feshedebilirdi, bunu yapmamış. Bu halde ne ihbar ve ne de kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğü yok idi.
4-4) Bu aşamada, İşveren kişiyi ancak aşağıdaki şekillerde çıkarabilir;
4-4-1) Bildirimli ve tazminatlı olarak işten çıkarabilir. Bu halde önce savunmasını almak zorundadır. Bir gerekçe ileri sürüp, bu gerekçenin de kişi tarafından onaylanması gerekir. Bu durumda hem 4 haftalık ihbar ve de hem 1 yıllık kıdem tazminatını ödemek zorundadır. Kişinin işyerindeki kıdemi 6 aydan daha fazla olduğu için, bu çıkış İŞ GÜVENCESİ kurallarına tabidir. Yani kişi işe iade davası açıp işe iadesini talep edebilir.
4-4-2) İşveren ,4857 sayılı İş Yasası, Madde:25-II-b maddesi gereğinde sağlık sorunları sebebiyle, çıkış işlemi uygulayabilir. Ancak bu durumda sağlık açısından kişinin işyerinde çalışamayacağına dair bir sağlık heyeti raporu olması gerekir. Veya kişinin aldığı istirahatlerin toplamı ihbar süresi olan 4 haftayı 6 hafta geçmişse (yani 10 hafta ise) uygulayabilir. Ancak unutulmamalıdır ki, sağlık özrü sebebiyle çıkışlarda ihbar tazminatı ödenmez sadece hak edilmişse, kıdem tazminatı ödenir.
4-5) Bu olayda işveren acemilik yaparak, olayı zamanında dediğim gibi çözmemiş, çözümü süreye yaymış ve olay kendi aleyhine dönmüştür. Tabi iş hukuku danışmanları veya avukatları da var mı bilemiyorum.
Bilgilerinize sunarım.