- Katılım
- 28 Ocak 2012
- Mesajlar
- 251
- Tepki puanı
- 406
- Medeni hal
- Evli
- Meslek
- Uzman (A)
Eğitimin temel prensipleri
MADDE 12 – (1) Eğitimin verimli olması için, eğitime katılacakların ihtiyacı olan konuların seçilmesine özen gösterilir. Eğitim, çalışanların kolayca anlayabileceği şekilde teorik ve uygulamalı olarak düzenlenir.
(2) Eğitimler çalışanlara bireysel ya da gruplar halinde uygulanabilir.
(3) Çalışanların, iş sağlığı ve güvenliği konusunda sahip olması gereken bilgi, beceri, davranış ve tutumlarının ayrı ayrı ve ölçülebilir bir biçimde ortaya konması esastır.
(4) İşverenin kendi belirleyeceği bir yöntem ile bireysel seviye tespiti yapılarak çalışanların eğitim öncesi seviyesi ve Ek-1’de yer alan konular dışında almaları gereken eğitimler belirlenir.
(5) İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri; çalışanlarda iş sağlığı ve güvenliğine yönelik davranış değişikliği sağlamayı ve eğitimlerde aktarılan bilgilerin öneminin çalışanlarca kavranmasını amaçlar.
(6) Verilen eğitimin sonunda ölçme ve değerlendirme yapılır. Değerlendirme sonuçlarına göre eğitimin etkin olup olmadığı belirlenerek ihtiyaç duyulması halinde, eğitim programında veya eğiticilerde değişiklik yapılır veya eğitim tekrarlanır.
İlgili yönetmelik maddeleri yukarıda.
İSG eğitimi verilen çalışanlara çok uygun bir yönetmelik olduğunu düşünmüyorum.
Milli eğitim dersleri sonucunda matematik veya türkçe bilgileri sınav ile ölçüp değerlendirebilirsiniz.
İşyerinde çalışanın güvenlik bilincini sınav ile ölçemezsiniz. Kulaklık , emniyet kemeri vb.KKD düzenli takma kullanma alışkanlığını masa başında ölçemezsiniz.
.
.
İSG Eğitimi artık tamamen prosedüre döndürülmüş ve "denetleyicilerin-teftişin hizmetine ve beğenisine " dönük bir atraksiyon haline getirilmiştir.
İş yerine çalışana özgü güvenli bilinçli davranışlar ve alışkanlıklar kazandıran eğitim önemli değil; mevcut atmosfere uygun göstermelik bol renkli, bol yazılı, (sıkıcı bıktırıcı ,sahte) eğitimler ,değerli ve kabul edilir olmuştur.
"
"Eğitim sahiden eğitim olmalıdır. Yemekhanelerde toplanan yüzlerce insana bir iki saat içinde mesleki jargon içeren konuşmalar yapmanın, bilgisayar sunumu esaslı bol yazılı görsellerle sunumların, mevzuat anlatmanın eğitim olmadığı kabul edilmelidir. Etkileşime, katılıma izin veren yöntemlerle, asgari konforu sağlanmış mekanlarda, yaparak, yaşayarak öğrenme fırsatı veren, beceri geliştirme için yeterli ekipmanı ve uygulama olanağı bulunan eğitim uygulamalarına ihtiyaç vardır (Tiryaki, 2008). "
MADDE 12 – (1) Eğitimin verimli olması için, eğitime katılacakların ihtiyacı olan konuların seçilmesine özen gösterilir. Eğitim, çalışanların kolayca anlayabileceği şekilde teorik ve uygulamalı olarak düzenlenir.
(2) Eğitimler çalışanlara bireysel ya da gruplar halinde uygulanabilir.
(3) Çalışanların, iş sağlığı ve güvenliği konusunda sahip olması gereken bilgi, beceri, davranış ve tutumlarının ayrı ayrı ve ölçülebilir bir biçimde ortaya konması esastır.
(4) İşverenin kendi belirleyeceği bir yöntem ile bireysel seviye tespiti yapılarak çalışanların eğitim öncesi seviyesi ve Ek-1’de yer alan konular dışında almaları gereken eğitimler belirlenir.
(5) İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri; çalışanlarda iş sağlığı ve güvenliğine yönelik davranış değişikliği sağlamayı ve eğitimlerde aktarılan bilgilerin öneminin çalışanlarca kavranmasını amaçlar.
(6) Verilen eğitimin sonunda ölçme ve değerlendirme yapılır. Değerlendirme sonuçlarına göre eğitimin etkin olup olmadığı belirlenerek ihtiyaç duyulması halinde, eğitim programında veya eğiticilerde değişiklik yapılır veya eğitim tekrarlanır.
İlgili yönetmelik maddeleri yukarıda.
İSG eğitimi verilen çalışanlara çok uygun bir yönetmelik olduğunu düşünmüyorum.
Milli eğitim dersleri sonucunda matematik veya türkçe bilgileri sınav ile ölçüp değerlendirebilirsiniz.
İşyerinde çalışanın güvenlik bilincini sınav ile ölçemezsiniz. Kulaklık , emniyet kemeri vb.KKD düzenli takma kullanma alışkanlığını masa başında ölçemezsiniz.
.
.
İSG Eğitimi artık tamamen prosedüre döndürülmüş ve "denetleyicilerin-teftişin hizmetine ve beğenisine " dönük bir atraksiyon haline getirilmiştir.
İş yerine çalışana özgü güvenli bilinçli davranışlar ve alışkanlıklar kazandıran eğitim önemli değil; mevcut atmosfere uygun göstermelik bol renkli, bol yazılı, (sıkıcı bıktırıcı ,sahte) eğitimler ,değerli ve kabul edilir olmuştur.
"
"Eğitim sahiden eğitim olmalıdır. Yemekhanelerde toplanan yüzlerce insana bir iki saat içinde mesleki jargon içeren konuşmalar yapmanın, bilgisayar sunumu esaslı bol yazılı görsellerle sunumların, mevzuat anlatmanın eğitim olmadığı kabul edilmelidir. Etkileşime, katılıma izin veren yöntemlerle, asgari konforu sağlanmış mekanlarda, yaparak, yaşayarak öğrenme fırsatı veren, beceri geliştirme için yeterli ekipmanı ve uygulama olanağı bulunan eğitim uygulamalarına ihtiyaç vardır (Tiryaki, 2008). "