Soru : İş Güvenliği Uzmanının Firmayı Bakanlığa Şikayet Etmesi Hakkında

[olorin]

Son yazımı yazdıktan sonra başka yorum yapan olmamış Gelişmeleri yazayım dedim. 9 Temmuz pazar günü Alo 170 e işvereni bildirdim. 10 Temmuzda da yazılı olarak hem bakanlığa hem de İl müdürlüğüne bildirdim. Sonra da işverene Bakanlığa bildirimde bulunduğumu söyledim. Yaklaşık bir saat içerisinde iş akdim tazminatsız olarak fesih edildi. Tabi ki hemen hukuksal mücadelemi başlattım.

Maalesef işimiz gereği salla başını al maaşını yapamıyoruz. Başımızda kılıç gibi yönetmelikler duruyor. Durmasa bile hiç bir şey çalışanın hayatından daha önemli değildir. Kutsal bir mesleğimiz var arkadaşlar. Farkında değiliz belki ama bir çok kişinin hayatını kurtarıyoruz. Vicdanen rahatım. Umarım bu davranışım bir çok uzmana örnek olur ve çalışanların hayatlarının işverenin verdiği maaştan daha değerli olduğunun farkına varırız.

Mesleğe saygınızdan ve cesaretinizden ötürü tebrik etmek isterim. Hukuk mücadeleniz sonuçlandı mı merak ettim. Ben dahil benzer durumda olan birçok uzman var. Biliyorsunuz ülkemizde yapılan iyi şeyler cezasız kalmıyor.

 

[Sancak]

Mesleğe saygınızdan ve cesaretinizden ötürü tebrik etmek isterim. Hukuk mücadeleniz sonuçlandı mı merak ettim. Ben dahil benzer durumda olan birçok uzman var. Biliyorsunuz ülkemizde yapılan iyi şeyler cezasız kalmıyor.

Hukuk mücadelem halen devam etmektedir. İşe iade davasını kazandım. Fakat yerel mahkemeler "Bakanlığa bildirim yapan uzmanın işten çıkarılması durumunda işverenin ödeyeceği en az 12 maaş tazminat" maddesinden haberleri bile yok. Yerel mahkeme bu tazminat talebimi ret etti fakat istinaf mahkemesi yerel mahkemenin kararını bozdu. Dolayısıyla hukuk mücadelem halen devam etmektedir. Emsal bir karara da rastlamadım hiç. Eğer sizlerin bu yönde bir emsal mahkeme kararı biliyorsanız bana iletirseniz çok sevinirim.

 

[F.Ünal Toktaş]

İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLARININ GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK VE EĞİTİMLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK

Madde 11
(3) (Değişik:RG-30/4/2015-29342) İş güvenliği uzmanı, işverene yazılı olarak bildirilen iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili alınması gereken tedbirlerden acil durdurma gerektiren haller ile yangın, patlama, göçme, kimyasal sızıntı gibi hayati tehlike arz edenleri, belirlenecek makul bir süre içinde işveren tarafından yerine getirilmemesi hâlinde, işyerinin bağlı bulunduğu çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne yazılı olarak bildirmekle yükümlüdürler.

Bu işi yapabilmeniz için, önce işverenin yetkilisine noter tasdikli tebligat defteri ile alınacak tedbirleri yazılı olarak imza karşılığı bildirmeniz ve bir suretini kendinizde saklamanız gereklidir. Belli bir makul süre ( ileri sürülen tedbirin özelliğine göre ) beklemeniz gereklidir. Aynı konuyu aylık İSGK toplantısına getirip, toplantı tutanağına da işlemenizde büyük fayda vardır. Eğer belirlenen süre sonunda tedbirler alınmazsa, bir dilekçe ile işyerinin bağlı olduğu Çalışma ve İşkur İl Müdürlüğüne yazılı olarak bildirmeniz gereklidir. Bu yazı ekine işverenin imzasını havi tebligat yazılarının kopyasını da koymanız gerekir. Bu işlemi yaptıktan sonra ileri sürülen tedbirlere ait oluşabilecek iş kazalarından sorumlu olmazsınız. Ancak bu uygulamayı yapabilecek durumda iseniz ( eğer bir OSGB üzerinden görevlendirildiniz ise, OSGB ' ya de bilgi vermeniz gerekir), yani kendinize güveniyor ve o işyerini aklınızdan çıkarabilecek durumda ve işsiz kalmayı göze alabiliyorsanız bunu yapabilirsiniz. Tabii parasını işverenden alan ve onu bakanlığa şikayet eden çalışanların durumu ortadadır. Eğer işveren bu gerekçe ile işe son verirse , mahkeme kanalı ile bir yıllık ücretinizi almanız bahis konusudur.
Böyle bir müracaatı ancak benim gibi tuzu kuru ve ununu elemiş eleğini asmış birisi yapabilir(!). Nitekim kaşınan bir işyeri için bu uygulamayı geçenlerde bizzat yaptım. Sonucunu forumda ileride paylaşırım.

 

[senua]

Son yazımı yazdıktan sonra başka yorum yapan olmamış Gelişmeleri yazayım dedim. 9 Temmuz pazar günü Alo 170 e işvereni bildirdim. 10 Temmuzda da yazılı olarak hem bakanlığa hem de İl müdürlüğüne bildirdim. Sonra da işverene Bakanlığa bildirimde bulunduğumu söyledim. Yaklaşık bir saat içerisinde iş akdim tazminatsız olarak fesih edildi. Tabi ki hemen hukuksal mücadelemi başlattım.

Maalesef işimiz gereği salla başını al maaşını yapamıyoruz. Başımızda kılıç gibi yönetmelikler duruyor. Durmasa bile hiç bir şey çalışanın hayatından daha önemli değildir. Kutsal bir mesleğimiz var arkadaşlar. Farkında değiliz belki ama bir çok kişinin hayatını kurtarıyoruz. Vicdanen rahatım. Umarım bu davranışım bir çok uzmana örnek olur ve çalışanların hayatlarının işverenin verdiği maaştan daha değerli olduğunun farkına varırız.

Merhaba öncelikle üzerinden çok zaman geçmiş, konunun son durumu ne oldu acaba

İşverene , onu bakanlığa bildirdiğinizi söylemeseydiniz , bakanlık bunu sizin bildirdiğinizi söylüyor mu ? Sonuçta bildirme hakkımız var ve bildirdik diye haber verme zorunluluğumuz yok