İsg Yüksek Lisans Hk.

ae001

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
13 Tem 2020
Mesajlar
4
Tepki puanı
2
Medeni hal
Bekar
Meslek
Diğer
Önümüzdeki dönem isg yüksek lisansı yapacağım fakat araştırmalarım sonucunda yüksek lisans için aracılık yapan kurumlar mevcut. Devlet üniversitesine başvurunuzu biz yapalım direk kayıt olun vs gibi taahhütleri var. Bu kuruluşlar aracılığıyla kayıt yapan oldu mu? Olumlu olumsuz yorumlara açığım
 

HİLALGENC

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
25 Eyl 2013
Mesajlar
51
Tepki puanı
27
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (C)
ben isg yüksek lisans yaptım. Bende o zamanlar bu durumu araştırıyordum ama sonunda mantıklı gelmedi bana.özel üniversitelerde de aynı durum söz konusu verilen eğitimin bir kalitesi yok. düzgün bir yerde lisansınız yapın ve kendi işinizi kendiniz halledin derim.
 

CemHmdn

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
31 Eki 2019
Mesajlar
4
Tepki puanı
1
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (B)
İsg branşında yüksek lisansın kişiye kattığı pek fayda görmüyorum. Eğer akademik bir kariyer yapmak istiyorsanız, devlet üniversitelerini tercih edin. Sadece B sınıfı uzmanlık sınav hakkı için düşünüyorsanız bence özel üniversitede yapıp önünüze bakın. Ülkede maalesef kaliteli İsg eğitimi veren yüksek lisans veya doktora branşları yok. Zaten branştan mezun olup, hocalık yapan kişi sayısı bile yok. Genelde sadece belge sahibiler.
 

Tolga_34

Deneyimli Üye
Vip Üye
Katılım
4 May 2012
Mesajlar
493
Tepki puanı
1,844
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (C)
İsg branşında yüksek lisansın kişiye kattığı pek fayda görmüyorum. Eğer akademik bir kariyer yapmak istiyorsanız, devlet üniversitelerini tercih edin. Sadece B sınıfı uzmanlık sınav hakkı için düşünüyorsanız bence özel üniversitede yapıp önünüze bakın. Ülkede maalesef kaliteli İsg eğitimi veren yüksek lisans veya doktora branşları yok. Zaten branştan mezun olup, hocalık yapan kişi sayısı bile yok. Genelde sadece belge sahibiler.

Doktora eğitimini geçtiğimiz yıl içinde bitirmeye başlayan, mühendis kökenli İSG uzmanı arkadaşlarımız var.
İSG Lisans bitirip, bu sene tezli yüksek lisansı bitirecek gençler var. Bunlardan iki tanesinin doktora için hazırlandıklarını biliyorum. Ancak doktora çok farklı bir kavram, ayrı bir tartışma konusu.

İki tezli yüksek lisans mezunu biri olarak, "Kaliteli Yüksek Lisans Eğitimi" konusuna ben biraz farklı bakıyorum açıkçası.
Çünkü her branşta Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora eğitimleri temel olarak; bilgiye ulaşmak, bilgiyi kategorize etmek, bilgiyi derlemek ve kıymetlendirme vb. üzerinedir. Ve doğrudan öğrenci odaklıdır. Felsefi olarak öğrenci; araştırır, inceler, mukayeseler yapar ve hoca/hocalara sorar, fikir teatisinde bulunur ve mevcut durumu ortaya koyup, hipotezin doğru olup olmadığını kanıtlar.
Bizim İSG konusu zaten tamamen -bilindiği üzere- kanun ve yönetmeliklere dayalıdır. Bir örnek vereyim: Benim İSG yüksek lisans eğitiminde kimi hoca kendi eğitim sunumu üzerinden gitti, kimisi de derse ait mevcut yönetmelik üzerinden gitti. Ama her iki şekilde de " A konusu = A konusu" idi. Örneğin, "Binaların Yangından Korunması Yönetmeliği" 129 sayfadır. Bu yönetmeliği her seviyedeki İSG uzmanı zaten bilir, Hoca da bilir. Bu yönetmelikte belirtilen hususlar dışında hiç bir şey yapılamaz.
Hoca bu eğitimi nasıl kaliteli hale getirir? İşte konu bu. (Bizim hoca gibi yapabilir mesela :) Daha dersin ilk günü ilk dakikaları "Arkadaşlar, ders bloğu üç gün sonra bitiyor. Son üç saat herkes 15 dk.lık sunum yapacak, şimdiden hazırlamaya başlayın." "Amaaa hocammm, daha dersi görmedikkk kiiii!!!" diyenlerin hepsi sahada çalışan İSG uzmanı arkadaşlar idi. (Ben yangın kompartmanlarını almıştım. Zaten yönetmelikte de var, oradan yürüdüm, üzerine bir kaç yayından ekleme yaptım, fişek olmuştu :) )
Elektrik ile ilgili derste de hoca aynısını yapmıştı. Zaten epi topu üç ana elektrik yönetmeliği var. Beş tane konu yazdı dersin başında, "herkes bunlarla ilgili sunum hazırlayacak, yazılı metinleri de teslim edecek" demişti. Yine aynı tepki olmuştu sınıfta :) (Ben röle tipleri konusunu almıştım, ciddi ciddi hazırladım vallahi :) )
Özetle, bir İSG uzmanı (A-B-C) yönetmelikleri zaten bilmek zorunda.

Bu nedenle, gerek eğitim esnasında, gerekse tez hazırlık aşamasında öğrencinin derse hazırlıklı olması, araştırma yapmış olması önemlidir. Yoksa hocanın sizlere söyleyecekleri zaten yönetmeliklerde var. Öğrenciye düşen önce "yönetmelik okumasını bilmektir". Yani satır araları, cümlenin açık uçları gibi noktalarını tespit edip, konu ile ilgili -eğer yapmış ise- başka kaynaklardan elde ettiği bilgiler ışığında hoca ile bunları tartışmaları esasdır.

Ancak, bizim İSG branşında çoğunluk hep gördüğümüz "Tezsiz yüksek lisans yapayım, B sınıfı sınavına gireyim, belge yükseltip, piyasa şartlarında daha iyi bir iş imkanı bulayım" maksatlı. Doğrudur.
Tezli yüksek lisans ise doktora yolunu açar, araştırma görevlisi kadrolarının yolunu açarak akademisyen kadrolarına yönlendirir. Bu biraz daha farklı yaklaşılması gereken bir yoldur.

"İsg branşında yüksek lisansın kişiye kattığı pek fayda görmüyorum" : Branş olarak kişiye katkısı, yine kişinin yönetmeliklere ne derece hakim olduğu, saha tecrübesi vb. hususlar ile ilintilir. Ancak genel olarak hangi branşta olursa olsun bir yüksek lisans eğitimi kişiye "araştırma yapmak", "bulguları ortaya koymak, kategorize etmek, bulguları değerlendirmek" gibi konularda ve -hakemli veya hakemsiz- bir makele, yazı, rapor vb. yazma gibi konularda çok şey katmaktadır.

Önümüzdeki dönem isg yüksek lisansı yapacağım fakat araştırmalarım sonucunda yüksek lisans için aracılık yapan kurumlar mevcut. Devlet üniversitesine başvurunuzu biz yapalım direk kayıt olun vs gibi taahhütleri var. Bu kuruluşlar aracılığıyla kayıt yapan oldu mu? Olumlu olumsuz yorumlara açığım

Bu konu şöyle yapılıyor : X İSG eğitim kurumu, Y üniversitesi ile TEZSİZ yüksek lisans eğitim anlaşması yapıyor. TEZSİZ yüksek lisans eğitimini bu X eğitim kurumunda görüyorsunuz iki dönem. Derslerinize Y üniversitesinden hocalar geliyor. Dönem sonunda bitirme projesi hazırlıyorsunuz veriyorsunuz. Y üniversitesi, sizin dönem sınav notlarınız (yüksek lisansta sınav olmaz aslında) ve bitirme projeniz üzerinden mezuniyet veriyor, yüksek lisans diplomasını alıyorsunuz. Tek farkı üniversiteye gitmenize gerek kalmıyor. (Bu uygulama, B sınıfına geçme furyası başladığında çok yoğun idi, bu seneyi saymaz isek, geçen sene pek fazla bir yer kalmamıştı, diye hatırlıyorum.)
Bu şekilde TEZSİZ İSG yüksek lisansı yapan arkadaşlar var. Hatta B sınıfı uzman olmuş durumdalar.
 

ae001

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
13 Tem 2020
Mesajlar
4
Tepki puanı
2
Medeni hal
Bekar
Meslek
Diğer
Doktora eğitimini geçtiğimiz yıl içinde bitirmeye başlayan, mühendis kökenli İSG uzmanı arkadaşlarımız var.
İSG Lisans bitirip, bu sene tezli yüksek lisansı bitirecek gençler var. Bunlardan iki tanesinin doktora için hazırlandıklarını biliyorum. Ancak doktora çok farklı bir kavram, ayrı bir tartışma konusu.

İki tezli yüksek lisans mezunu biri olarak, "Kaliteli Yüksek Lisans Eğitimi" konusuna ben biraz farklı bakıyorum açıkçası.
Çünkü her branşta Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora eğitimleri temel olarak; bilgiye ulaşmak, bilgiyi kategorize etmek, bilgiyi derlemek ve kıymetlendirme vb. üzerinedir. Ve doğrudan öğrenci odaklıdır. Felsefi olarak öğrenci; araştırır, inceler, mukayeseler yapar ve hoca/hocalara sorar, fikir teatisinde bulunur ve mevcut durumu ortaya koyup, hipotezin doğru olup olmadığını kanıtlar.
Bizim İSG konusu zaten tamamen -bilindiği üzere- kanun ve yönetmeliklere dayalıdır. Bir örnek vereyim: Benim İSG yüksek lisans eğitiminde kimi hoca kendi eğitim sunumu üzerinden gitti, kimisi de derse ait mevcut yönetmelik üzerinden gitti. Ama her iki şekilde de " A konusu = A konusu" idi. Örneğin, "Binaların Yangından Korunması Yönetmeliği" 129 sayfadır. Bu yönetmeliği her seviyedeki İSG uzmanı zaten bilir, Hoca da bilir. Bu yönetmelikte belirtilen hususlar dışında hiç bir şey yapılamaz.
Hoca bu eğitimi nasıl kaliteli hale getirir? İşte konu bu. (Bizim hoca gibi yapabilir mesela :) Daha dersin ilk günü ilk dakikaları "Arkadaşlar, ders bloğu üç gün sonra bitiyor. Son üç saat herkes 15 dk.lık sunum yapacak, şimdiden hazırlamaya başlayın." "Amaaa hocammm, daha dersi görmedikkk kiiii!!!" diyenlerin hepsi sahada çalışan İSG uzmanı arkadaşlar idi. (Ben yangın kompartmanlarını almıştım. Zaten yönetmelikte de var, oradan yürüdüm, üzerine bir kaç yayından ekleme yaptım, fişek olmuştu :) )
Elektrik ile ilgili derste de hoca aynısını yapmıştı. Zaten epi topu üç ana elektrik yönetmeliği var. Beş tane konu yazdı dersin başında, "herkes bunlarla ilgili sunum hazırlayacak, yazılı metinleri de teslim edecek" demişti. Yine aynı tepki olmuştu sınıfta :) (Ben röle tipleri konusunu almıştım, ciddi ciddi hazırladım vallahi :) )
Özetle, bir İSG uzmanı (A-B-C) yönetmelikleri zaten bilmek zorunda.

Bu nedenle, gerek eğitim esnasında, gerekse tez hazırlık aşamasında öğrencinin derse hazırlıklı olması, araştırma yapmış olması önemlidir. Yoksa hocanın sizlere söyleyecekleri zaten yönetmeliklerde var. Öğrenciye düşen önce "yönetmelik okumasını bilmektir". Yani satır araları, cümlenin açık uçları gibi noktalarını tespit edip, konu ile ilgili -eğer yapmış ise- başka kaynaklardan elde ettiği bilgiler ışığında hoca ile bunları tartışmaları esasdır.

Ancak, bizim İSG branşında çoğunluk hep gördüğümüz "Tezsiz yüksek lisans yapayım, B sınıfı sınavına gireyim, belge yükseltip, piyasa şartlarında daha iyi bir iş imkanı bulayım" maksatlı. Doğrudur.
Tezli yüksek lisans ise doktora yolunu açar, araştırma görevlisi kadrolarının yolunu açarak akademisyen kadrolarına yönlendirir. Bu biraz daha farklı yaklaşılması gereken bir yoldur.

"İsg branşında yüksek lisansın kişiye kattığı pek fayda görmüyorum" : Branş olarak kişiye katkısı, yine kişinin yönetmeliklere ne derece hakim olduğu, saha tecrübesi vb. hususlar ile ilintilir. Ancak genel olarak hangi branşta olursa olsun bir yüksek lisans eğitimi kişiye "araştırma yapmak", "bulguları ortaya koymak, kategorize etmek, bulguları değerlendirmek" gibi konularda ve -hakemli veya hakemsiz- bir makele, yazı, rapor vb. yazma gibi konularda çok şey katmaktadır.



Bu konu şöyle yapılıyor : X İSG eğitim kurumu, Y üniversitesi ile TEZSİZ yüksek lisans eğitim anlaşması yapıyor. TEZSİZ yüksek lisans eğitimini bu X eğitim kurumunda görüyorsunuz iki dönem. Derslerinize Y üniversitesinden hocalar geliyor. Dönem sonunda bitirme projesi hazırlıyorsunuz veriyorsunuz. Y üniversitesi, sizin dönem sınav notlarınız (yüksek lisansta sınav olmaz aslında) ve bitirme projeniz üzerinden mezuniyet veriyor, yüksek lisans diplomasını alıyorsunuz. Tek farkı üniversiteye gitmenize gerek kalmıyor. (Bu uygulama, B sınıfına geçme furyası başladığında çok yoğun idi, bu seneyi saymaz isek, geçen sene pek fazla bir yer kalmamıştı, diye hatırlıyorum.)
Bu şekilde TEZSİZ İSG yüksek lisansı yapan arkadaşlar var. Hatta B sınıfı uzman olmuş durumdalar.

Bütün detaylarıyla konuya açıklık getirdiğiniz için çok teşekkürler. Sonuna kadar büyük bir özenle okudum. Çevremde ne kadar arkadaşım varsa direk B sınavına girebilmek için tezsiz yüksek lisans yapmayı seçti. "Kurslar vs. zaten para ödenecek hem yüksek yapmış olurum hem de B sınıfını alırım" dediler. Şimdi öncelikli amacım metalurji mühendisi olarak kendimi geliştirmek. Yani benim için eğitim önemli. Her şeyi okuldan beklemiyorum tabi ki. Örneğin 2.üniversite aöf okudum. Kitapları okuyup okuyup sınava girip bitirdim çift diploma sahibi oldum. Böyle olsun istemiyorum açıkçası. Kendi branşımla birbirlerini tamamlıyorlar ve İsg' nin de hakkını vermek istiyorum. Aracı kuruluşlara bulaşmayacağım. Devlet üniversitelerine başvurup yapacağım yüksek lisansımı
 

ae001

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
13 Tem 2020
Mesajlar
4
Tepki puanı
2
Medeni hal
Bekar
Meslek
Diğer
ben isg yüksek lisans yaptım. Bende o zamanlar bu durumu araştırıyordum ama sonunda mantıklı gelmedi bana.özel üniversitelerde de aynı durum söz konusu verilen eğitimin bir kalitesi yok. düzgün bir yerde lisansınız yapın ve kendi işinizi kendiniz halledin derim.

Ben de böyle düşünüyorum. En mantıklısı da bu olacak
 

Tolga_34

Deneyimli Üye
Vip Üye
Katılım
4 May 2012
Mesajlar
493
Tepki puanı
1,844
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (C)
Örneğin 2.üniversite aöf okudum. Kitapları okuyup okuyup sınava girip bitirdim çift diploma sahibi oldum. Böyle olsun istemiyorum açıkçası. Kendi branşımla birbirlerini tamamlıyorlar ve İsg' nin de hakkını vermek istiyorum.

Zamanımızda okumak ciddi anlamda kolaylaşmış durumda. AÖF diyip geçmemek lazım. Önemli olan temel meslek ve yapılan meslek ile ilintili olan bölümleri iyi tespit edip, ikinci üniversite kapsamında sınavsız kayıt yaptırıp okumaktır.
Ben 57 (elliyedi) yaşındayım :). Bu yaştan sonra örgün eğitim benim için artık geç kalınmış bir konu. Fakat, boş vakitlerimde üniversite okurum.
AÖF? hiç önemli değil. Üniversite, üniversitedir. Sanırım bir iki tane lisans, üç dört tane de ön lisans bölümü bitirdim bu zamana kadar. Halen İstanbul Üni. AUZEF Sosyoloji 2 nci sınıf öğrencisiyim :). Ha, neden sosyoloji? Çünkü 3 ncü sınıfta "çalışma sosyolojisi" diye bir ders var :)
Okumak, iyidir! İnsana çok şey katar. Esas olan"ne okunduğunun önemli olduğu kadar, okunandan ne kadar istifade edildiğidir", diye yaklaşırım hep eğitim konularına.

Burada çok iddialı bir cümleniz var "İSG'nin de hakkını vermek istiyorum" diye. Sizi çok üzmek istemem ama, çalışan ve çalışmayan tüm uzmanlarımız tarafından çok iyi bilinen, bütün mevcut şartlar altında "inşallah, Allah utandırmasın" diyebilirim sadece.

Fakat, size bir ihtiyar tavsiyesinde bulunabilirim. Eğer gerçekten İSG'nin hakkını vermek istiyor iseniz, yabancı dilinizi (İngilizce) geliştirin. Branşınız önemli değil, neticede mühendissiniz. Bu sizin için büyük bir avantaj. Korkmayın bir YDS sınavına girin, bir not alın. Sonrasında önünüze bir yabancı dil eğitim yol haritası koyun. Yabancı dil ile İSG'yi (bizim deyimimiz ile HSE'i) birleştirin. Dünyadaki mevcut piyasa koşullarında "farkındalık yaratın". Gençsiniz, önünüzde uzun bir süre var :)
Başarılar dilerim.
 

ae001

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
13 Tem 2020
Mesajlar
4
Tepki puanı
2
Medeni hal
Bekar
Meslek
Diğer
Zamanımızda okumak ciddi anlamda kolaylaşmış durumda. AÖF diyip geçmemek lazım. Önemli olan temel meslek ve yapılan meslek ile ilintili olan bölümleri iyi tespit edip, ikinci üniversite kapsamında sınavsız kayıt yaptırıp okumaktır.
Ben 57 (elliyedi) yaşındayım :). Bu yaştan sonra örgün eğitim benim için artık geç kalınmış bir konu. Fakat, boş vakitlerimde üniversite okurum.
AÖF? hiç önemli değil. Üniversite, üniversitedir. Sanırım bir iki tane lisans, üç dört tane de ön lisans bölümü bitirdim bu zamana kadar. Halen İstanbul Üni. AUZEF Sosyoloji 2 nci sınıf öğrencisiyim :). Ha, neden sosyoloji? Çünkü 3 ncü sınıfta "çalışma sosyolojisi" diye bir ders var :)
Okumak, iyidir! İnsana çok şey katar. Esas olan"ne okunduğunun önemli olduğu kadar, okunandan ne kadar istifade edildiğidir", diye yaklaşırım hep eğitim konularına.

Burada çok iddialı bir cümleniz var "İSG'nin de hakkını vermek istiyorum" diye. Sizi çok üzmek istemem ama, çalışan ve çalışmayan tüm uzmanlarımız tarafından çok iyi bilinen, bütün mevcut şartlar altında "inşallah, Allah utandırmasın" diyebilirim sadece.

Fakat, size bir ihtiyar tavsiyesinde bulunabilirim. Eğer gerçekten İSG'nin hakkını vermek istiyor iseniz, yabancı dilinizi (İngilizce) geliştirin. Branşınız önemli değil, neticede mühendissiniz. Bu sizin için büyük bir avantaj. Korkmayın bir YDS sınavına girin, bir not alın. Sonrasında önünüze bir yabancı dil eğitim yol haritası koyun. Yabancı dil ile İSG'yi (bizim deyimimiz ile HSE'i) birleştirin. Dünyadaki mevcut piyasa koşullarında "farkındalık yaratın". Gençsiniz, önünüzde uzun bir süre var :)
Başarılar dilerim.


Aöf'ü küçümsemek istemedim yukarıda ona açıklık getirmek isterim. Yanlış anlaşılmaya yol açtıysam kusuruma bakmayın. İktisat,işletme bitirdim aöften. Bu dönem de işletme yönetimine başlayacağım. Sadece isg yüksek lisansında sadece uzaktan eğitimle, hiç okula bile uğramadan, hocalarla konuşmadan online sistemde kayıtları izleyerek okumak istemiyorum. Kendime yenilik katmak için en ufak boş vaktimde sertifikalar, eğitimler sürekli çabalayan biriyim. Öğrenmenin sınırı yok elimizden geldiğince çok şey öğrenelim, kendimizi geliştirelim diye düşünüyorum ben de. Elimden geldiğince bu düşünceyi destekler nitelikte adımlar atıyorum.
İsg nin hakkını gerçekten vermek istiyorum ama günümüz şartlarında ne kadar zor olduğunu canlı görme fırsatı yakaladım birkaç kez. Yani kusurlar var düzeltilmesi gerekiyor, risk oluşturuyor ama bu kusurlar 1 veya 2 tane değil. Birini söyledik düzelttik 2, 3 derken "çok sesin çıkmasın" noktasına geliniyor. Bu noktada zorlanacağımı az çok kestiriyorum bunu göze alarak isg uzmanlığına adım atıyorum.
Yds puanım mevcut. Çok üst düzey bir puan değil ama ortalamanın üzerinde. Artık sadece ingilizce de değil 2. yabancı dil gerekiyor. Yabancı dil ile ilgili takviyeleri yaptım, yapmaya devam ediyorum. Önümüzdeki süreçte 2.dili de ekleyip yoluma devam ederim diye düşünüyorum. Hakkımızda hayırlısı artık :)
 
Üst
!!! Reklam Engelleyici Tespit Edildi !!!

Reklam Engelleyici Kulladığınız Tespit Edildi !

Sitemiz geçimini reklam gelirlerinden kazanmaktadır. Bundan dolayı Ad Block gibi reklam engelleyicilerin kullanılmasına izin verilmemektedir. Anlayış göstererek bu site için reklam engelleyicinizi devredışı bıraktığınız için şimdiden teşekkür ederiz.

Devredışı bıraktım, siteyi gezmeye devam edebilirim.