Bilgi : Sermayenin Öldüren Kimyasalı; Asbest Üzerine…

leyla

Paylaşımcı Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
29 Şub 2012
Mesajlar
216
Tepki puanı
727
Sermayenin öldüren kimyasalı; ASBEST üzerine… - Coşkun Canıvar


29603.jpg
Meslek hastalıkları içerisinde çalışma ortamında maruz kalınan kimyasallara bağlı oluşan hastalıklar geniş bir yer kaplamaktadır. Asbest en fazla işçi ölümüne neden olmuş ve halen de öldürmeye devam eden bu kimyasalların başında yer alıyor. Sanayi devrimi sonrasında asbest, ısı geçirgenliğinin çok az olması ve kimyasallara karşı dirençli bir yapısı olması nedeniyle sanayide yaygın bir kullanım alanı bulmuştur. İnşaat malzemeleri, elektrikli aletler, iplik ve dokuma, yalıtım malzemeleri üretimi, boru, levha, balata üretimi gibi daha birçok üründe kullanılmaktadır. Özellikle çimentoya karıştırılması asbest kullanımının tüm dünyada hızla yaygınlaşmasına neden olmuştur. Ayrıca asbestli yapıların bakım ve onarımı, asbestten arındırılması ve gemilerin sökümü sırasında ciddi mesleki maruziyet oluşmaktadır.

Solunum yoluyla vücuda giren asbest, mezotelyoma (akciğer zarı kanseri), plevral plak (akciğer zarında lezyonlar), zarlar arası sıvı toplanması ve asbestozis (akciğer dokusunun birikime bağlı sertleşerek yapı ve fonksiyonunun bozulması) gibi bir dizi hastalığa neden olmaktadır. Bunlar arasında mezotelyoma (akciğer zarı kanseri) maruziyete bağlı en önemli ölüm nedeni olup, hastaların son dönemlerinde göğüs duvarı ağrıları nedeniyle son derece ızdıraplı bir ölüme neden olmaktadır.

ILO, dünyada 125 milyon kişinin çalışma ortamında asbeste maruz kaldığını ve her yıl 100.000 kişinin mesleki asbest maruziyeti nedeniyle öldüğünü duyurmuştur. 2005'te Fransa Senatosu raporuna göre Fransa'da 1965 ile 1995 yılları arasında 35.000 asbest kaynaklı ölüm gerçekleştiği vurgulanırken gelecek 20 yılda 60.000 ila 100.000 ölüm vakasının oluşacağı belirtilmektedir. Avrupa birliği uzmanlarına göre 2030 yılına kadar yalnızca Batı Avrupa'da asbeste bağlı kanserlerin yol açacağı ölüm sayısı 500.000 olacaktır. 2000 li yıllarda asbest kullanımına ilişkin ciddi sınırlamalar getirilmiş olup dünyada 40 civarında ülkede asbestin tüm türlerinin çıkartılması ve üretimde kullanımı tamamen yasaklanmıştır. Asbestin uzun süredir kanserojen etkisinin gündeme getirilmesi ve meslek hastalığı olarak defalarca dava konusu olması, bu alanda milyar dolarlık artı değer havuzu olan şirketleri üretim alanı olarak geç-kapitalistleşen ülkelere yöneltmiştir. Özellikle gemi sökümü gibi çalışanların kısa sürede yoğun asbeste maruz kaldıkları işler Türkiye'nin de içinde bulunduğu yasal engellerin olmadığı ülkelerde yaptırılmaktadır.

Türkiye'de asbest maruziyeti açısından durum nedir dendiğinde ise mesleki temastan önce çevresel asbest maruziyetinden bahsetmek gerekmektedir. Çünkü çevresel asbest maruziyetine bağlı hastalık görülme sıklığı açısından Türkiye dünyada önde gelen ülkeler arasında yer almaktadır. Çevresel maruziyet, içerisinde asbest bulunan toprağın (ak toprak veya çorak toprak olarak isimlendirilen) Anadolu köylerinde kireç, sıva, çatı ve zemin malzemesi olarak kullanılması sonucu oluşmaktadır. Özellikle Sivas, Eskişehir, Yozgat, Diyarbakır, Elazığ, Adıyaman ve Urfa'nın köylerinde asbeste bağlı yüzlerce mezotelyoma (akciğer zarı kanseri) bildirilmiştir. Çevresel maruziyetin yaygınlığını orta koyan bilimsel çalışmalara rağmen, Tuzköy'ün boşaltılması ve bazı köylerde bilgilendirme çalışmaları haricinde önlem alınmamıştır. Türkiye'de her yıl 700 kişi (bilinen) çevresel asbest maruziyetine bağlı mezotelyoma tanısı alıp ölüme mahkum olmaktadır. Bu rakam çevresel maruziyete bağlı Batı ülkelerine göre bin kat fazla ölüm anlamına gelmektedir. Önümüzdeki 30 yılda çevresel asbest maruziyetine bağlı 20.000 insanımızı kaybedeceğimizi bugünden söylemek mümkündür. Türkiye'de mesleki asbest maruziyeti, çevresel maruziyetin gölgesinde kalmaktadır. Hatta öyle ki, mesleki maruziyet riskinin yüksek olduğu iş kollarında çalışan işçiler asbeste bağlı akciğer hastalığı tanısı aldığında işçinin daha önce yaşamış olduğu coğrafi bölge sorgulanmakta ve maruziyetin çevresel olduğu ileri sürülerek meslek hastalığı içerisinde tanımlamamak için çaba sarfedilmektedir.

Türkiye 2001'de Tehlikeli Kimyasallar Yönetmeliği olarak değiştirilen yönetmeliğin 37. maddesi ile amfibol grubu asbestin kullanımını yasaklarken, krizotil türü asbest için böyle bir genel yasak konulmamıştır. 4857 sayılı iş kanununa uygun olarak çıkartılan ve 2006'da yürürlüğe giren asbestle ilgili düzenlemede ‘’asbestin çıkarılması, asbest ürünlerinin üretilmesi ve işlenmesi sırasında işçilerin asbest liflerine maruz kalabileceği işler yasaktır’’ denilse de bu yasak işçilerin maruz kaldığı havadaki asbest konsantrasyonunun sekiz saatlik zaman ağırlıklı ortalama TWA değerinin 0,1 lif/cm3 'ü geçmemesi olarak uygulanmıştır. Yani tamamen yasaklama söz konusu olmayıp güvenli doz aralığında kullanımına devam edilmiştir. Oysa ki asbeste maruziyette kanıtlanmış bir güvenli doz aralığı bulunmamaktadır. Son olarak Aralık 2010 da yayınlanan asbest yasağı ile ilgili düzenleme ile asbestin tüm türlerinin kullanımı tamamen yasaklanmıştır. Kuşkusuz önemli olan yönetmeliğin getirdiği bu yasağın hiçbir iş kolunu dışarda bırakmayacak şekilde uygulanmasıdır.

Esnek ve güvencesiz çalışmanın giderek artmasıyla mesleki hastalıklar üzerine uzun soluklu ve güvenilir veri toplamanın imkansızlaştığı, iş yeri denetiminin tam bir muamma olduğu , çevresel maruziyet nedeniyle köy boşaltmak için bakanlık yetkililerince tüm köyün asbestli olmasının kanıtlanmasının istendiği ülkemizde asbest tüm hızıyla öldürmeye devem edecek gibi görünmektedir.

Kaynakça;
Türkiye'de Asbest ve Erionit ile İlgili Hastalıklar - Toraks Dergisi Cilt: 8 Ek 1
Asbest Yasağı ve Türkiye - isguvenligi.net - Seyhan Erdoğdu
Asbest: Gizli Hastalık - iskilipinsesi.com

Dr. Coşkun Canıvar
İstanbul Tıp Fakültesi
İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi Üyesi
 
Üst
!!! Reklam Engelleyici Tespit Edildi !!!

Reklam Engelleyici Kulladığınız Tespit Edildi !

Sitemiz geçimini reklam gelirlerinden kazanmaktadır. Bundan dolayı Ad Block gibi reklam engelleyicilerin kullanılmasına izin verilmemektedir. Anlayış göstererek bu site için reklam engelleyicinizi devredışı bıraktığınız için şimdiden teşekkür ederiz.

Devredışı bıraktım, siteyi gezmeye devam edebilirim.