Tartışma : İş Ayakkabısı Giymek İstemeyen Personelden İmza Almak

İSG Specialist

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
11 Eyl 2012
Mesajlar
112
Tepki puanı
69
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman Adayı (C)
İş ayakkabılarını personeller farklı kaygılar ile giymek istemiyor. Firmamız tutanak ve yaptırım da yapmak istemiyor. Ayakkabı giymek istemeyen personelden yazılı olarak iş güvenliği ayakkabısı giymek istemediğine dair yazı almamız, hukuki anlamda bir geçerliliğe sahip midir. Ben iş ayakkabısı giymek istemiyorum, giymediğim zaman karşılaşabileceğim riskleri biliyorum gibi maddeler yazacak evrakta.
 

ilkeer

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
12 Kas 2012
Mesajlar
47
Tepki puanı
28
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
İş ayakkabılarını personeller farklı kaygılar ile giymek istemiyor. Firmamız tutanak ve yaptırım da yapmak istemiyor. Ayakkabı giymek istemeyen personelden yazılı olarak iş güvenliği ayakkabısı giymek istemediğine dair yazı almamız, hukuki anlamda bir geçerliliğe sahip midir. Ben iş ayakkabısı giymek istemiyorum, giymediğim zaman karşılaşabileceğim riskleri biliyorum gibi maddeler yazacak evrakta.
6331 in 4. maddesi iş veren sorumlulukları konusunda gayet net. Bahsettiğiniz evraklar kanundan üstün tutulamaz.
ayrıca daha iş ayakkabısını giydiremeyen bir işletmede Güvenlik kültürü oluşturamazsınız.
 

Bnymngrnts

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
16 Kas 2019
Mesajlar
13
Tepki puanı
3
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (C)
tespit öneri defterine yaz iş verene sun imzalarsa ne ala imzalamazsa keyfi bilir sorumluluk kalkar.
 

OGÜN.

Paylaşımcı Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
28 Şub 2013
Mesajlar
210
Tepki puanı
168
Meslek
Uzman Adayı (C)
İş ayakkabılarını personeller farklı kaygılar ile giymek istemiyor. Firmamız tutanak ve yaptırım da yapmak istemiyor. Ayakkabı giymek istemeyen personelden yazılı olarak iş güvenliği ayakkabısı giymek istemediğine dair yazı almamız, hukuki anlamda bir geçerliliğe sahip midir. Ben iş ayakkabısı giymek istemiyorum, giymediğim zaman karşılaşabileceğim riskleri biliyorum gibi maddeler yazacak evrakta.
Sayın Meslektaşım;
yazacağınız ve alacağınız bu tür belgenin hiç bir geçerliliği olmaz.
 

İSG Specialist

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
11 Eyl 2012
Mesajlar
112
Tepki puanı
69
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman Adayı (C)
Sayın Meslektaşım;
yazacağınız ve alacağınız bu tür belgenin hiç bir geçerliliği olmaz.
Türkiye şartlarında eli ayağı düzgün bir firmayız. Görece olarak risklerimiz de çok yüksek değil aslında. Ama bu iş kazası olmaz manasına da gelmiyor tabiki. Bu talep genelde çalışanlardan geliyor. Abi giyemiyorum, ayağım tırnaklı, bende nasır var vs. Tabi böyle bir hak olsa bütün işverenler işe girişte böyle bir evrak alır.Ama çözümde bulamıyorum, adamlara tutanak tutsan bir yaptırım olmadığı için etkisi olmuyor.
 

OGÜN.

Paylaşımcı Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
28 Şub 2013
Mesajlar
210
Tepki puanı
168
Meslek
Uzman Adayı (C)
Türkiye şartlarında eli ayağı düzgün bir firmayız. Görece olarak risklerimiz de çok yüksek değil aslında. Ama bu iş kazası olmaz manasına da gelmiyor tabiki. Bu talep genelde çalışanlardan geliyor. Abi giyemiyorum, ayağım tırnaklı, bende nasır var vs. Tabi böyle bir hak olsa bütün işverenler işe girişte böyle bir evrak alır.Ama çözümde bulamıyorum, adamlara tutanak tutsan bir yaptırım olmadığı için etkisi olmuyor.
Ayağım tıranklğı, nasır var vb. şikayetlerle ilgili iş yeri hekimi ile görüştür çalışanları. işyeri hekimleri ayak tırnaklığı, nası vb. durumlar konusunda çalışanını yönlendirsin. kullanacağınız iş ayakkabısını çalışana göre seçebilirsiniz.
İş ayakkabısı giyilip giyilmemesi konusunda risk değerlendirmeni gözden geçirin risk değerlendirmesi ekibinle.
 

M.Çelik

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Tem 2016
Mesajlar
2
Tepki puanı
1
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (B)
Merhaba, bu tip bir yol izlemeniz yasal yükümlülük açısından bir çözüm sağlamayacaktır.

Çalışana gerçekleştirdiği ihlal hakkında tutanak tutulması ile başlanabilir. Ayrıntılı bir tutanak tutulmadığı taktirde de problemlerle karşılaşabilirsiniz, bu adımları uygulamadan İK' dan veya işverenden net bir hamle beklemek genelde vakit kaybı ile sonuçlanmaktadır.
 

orhylmz

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
30 Eyl 2015
Mesajlar
3
Tepki puanı
5
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (C)
Öncelikle iş ayakkabısı seçiminde personellere denettirmeniz gerekmektedir. ben bu iş ayakkabısı aldım giyeceksin vb. dayatma yapmak doğru değil. 2-3 farklı modeli personellere denettirerek check-list yardımıyla hangi ayakkabıyı beğenirlerse onu almalısınız.
Bu süreçten sonra ayakkabı giymeyecek olan personelden yazılı savunma alırsınız. ayakkabıyı neden giymek istemiyor sağlık sorunu mu? keyfi keder bir istek mi? sağlık sorunu varsa işyeri hekimine danışılarak gereği yapılır. Sağlık sorunu yoksa keyfi bir istekse yaptırım uygulamanız gerekir.
Yaptırım kültürü yoksa veya yönetim de bunu takmıyorsa tespit ve öneri defterine yazabilirsin. ayrıca risk analizi ve saha denetim raporları da yazabilirsin.
İllaki iş müfettişi geliyordur gelen müfettişe konuyu izah edersin güzel bir ceza yerler bak o zaman nasıl giydirirler.
 

Tolga_34

Deneyimli Üye
Vip Üye
Katılım
4 May 2012
Mesajlar
493
Tepki puanı
1,841
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (C)
Selam,
Bu konuyu özellikle takip ediyorum. Neden ? Sanırım bir arkadaşımız beni çok biliyor, etkin yetkin biri olduğumu düşünerek bana bir mesaj atmış.
Mesajı aynen şöyle "KKD olarak ayakkabı aldıramıyorum. İSG kurul toplantısında bile gündeme getirdim, patron "orada onun ayağına bir şey düşmez" diye cevap verdi. Sanırım İSG olayını benden daha iyi biliyor (Bunu yazan arkadaş A sınıfı ve Yüksek Lisans mezunu). Sonrasında çalışanlar koruyucu ayakkabı lazım diye patrona bizzat sorduklarında, patron bana dönüp " yaw hani ayakkabı aldıracaktık?" diye soruyor. İki arada bir dere kaldım. Ne yapayım?"
İşte bu nedenle Türkiye İSG - Patron şartlarında bu konuda neler yapılabilinir diye bilgi almak için takip ediyorum.
Lafa gelince patronundan İK'sına kadar hepsi bir "iş güvenliği kültürü" diye tutturmuş gidiyor. Laf ola, beri gele.
Sondan başa geleyim :
1) Yaralanmalı veya uzuv kayıplı bir iş kazası sonrasında bu tip tutanaklar, senetler vs. hiç bir şey mahkemede geçerli olmuyor. Mahkemenin söylediği "sizler yöneticisiniz, sizin birinci göreviniz takip ve kontrol"
2) Ayak yaralanması veya uzuv kayıplı sonrasında çalışanın maddi ve manevi tazminat hakkı doğuyor. Mahkemeye bu belgeleri savunma olarak sunduğunuzda, mahkeme aynen çalışanı destekliyor, çünkü mağdur. Tazminat oran değerlendirmesinde bu belgeleri, bilirkişi raporu ile birlikte göz önüne alabiliyor! Tamamen vicdani kanaat.
3) Patrondan ziyade çalışanlar ile ilgilenen genel müdür yardımcısı seviyesinde kişiler var. Bu kişileri ikna etmek önemli. Ne derece ikna edilebilindiğini herkes biliyor. Çünkü hepsi üretim odaklı olduğundan dolayı, ve özellikle çalışan kalifiye eleman ise, elemanı üzmeme kaybetmeme vb. sebeplerden dolayı iş güvenliği uygulamaları konusunda "görüntüde olsun" "uygulamada çok sıkmayalım" düşüncesinde olunabiliniyor.
4) Çalışanın yaşam hakkını, sağlam ve sağlıklı olma hakkını koruyan en üstte Anayasa var. Sonrasında İş Kanunu var. Sonrasında da bizim meşhur İSG kanunu var. İlgili yönetmelikler var. Var, evet ama uygulamaya gelindiğinde yaşanan sıkıntıların giderilmesinde malesef! iş yeri gereken adımları atmaktan imtina ediyor. Oysa, -benim bir hocamın söylediği gibi- 1.000 Tl. lik bir iş güvenliği yatırımı, doğru hesaplandığında patronu 1.000.000Tl.lik bir zarardan (Üretim kaybı, Adam/Saat Kaybı, Tazminatlar vb.) korur.
5) Çalışanların imzaladığı iş sözleşmeleri malesef "öncesi nasılsa öyle yapalım" mantığı ile hep TİP SÖZLEŞME halinde kullanılıyor. Ben şahsen kendim bir iki iş yerinin sözleşmesine bakmıştım (Türkiye'de iken), iş güvenliği ile ilgili hiç bir madde yok. Sordum, söylenen "İş Kanununda bağlayıcı maddeler var, o yüzden bir de iş güvenliğini yazmadık". Bilemiyorum ne diyeceğim.
6) KKD teslim tutanağı düzenlemek her zaman iyidir. Bizim milletimiz kağıttan, kağıda imza atmaktan ürker, korkar, çekinir. Çünkü bir bağlayıcılığı olduğunu bilir. Teslim tutanağında ayakkabıyı almayan için "ayakkabı almaktan imtina etmiştir" diye not düşülüp, imzalayın. Ancak sadece uzman değil, iş yeri hekimi de imzalasın.
7) Ayakkabı kullanımı zaman zaman çalışanlarda rahatsızlık yaratabiliyor. Burada empati kurmak lazım. Arayı bulmak lazım. Arabulucu da malesef iş güvenliği uzmanı arkadaşlar. Çalışan temsilcisi var ise, onu da işin içine sokun. Mesela küçük bir anket düzenleyin, nedeni bulmak için. Bir iş yerinde koruyucu ayakkabı gerekiyor ise, şu ya da bu KEYFİ sebeple giyilmemesi diye bir kavram olamaz. Dolayısı ile olay keyfi mi yoksa gerçekten ayakkabıların -satınalma mantığı sebebi ile- kalitesiz ve konforsuz olması mı? bunu bir araştırmak gerekir, diye düşünüyorum.
8) Eğitimler esnasında koruyucu ayakkabı olayına hem uzman arkadaş hem -ben daha görmedim- iş yeri hekimi çalışanları bilgilendirmeye yönelik örneklerle yaklaşmasında fayda var. Mesela, kayma-takılma-düşme = En büyük sebebi ayakkabıdır. Mesela taban, alt bacak ağrılarının en büyük sebebi ayakkabıdır. Özellikle ayakta durularak yapılan işlerde, çalışan çoğu kez hareketsiz olmasına rağmen, VARİS denilen olayın meydana gelmesinde yine ayakkabı sebebi vardır.
Sonuç olarak, bu konuyu ben de halen takip ediyorum :)
 
Üst
!!! Reklam Engelleyici Tespit Edildi !!!

Reklam Engelleyici Kulladığınız Tespit Edildi !

Sitemiz geçimini reklam gelirlerinden kazanmaktadır. Bundan dolayı Ad Block gibi reklam engelleyicilerin kullanılmasına izin verilmemektedir. Anlayış göstererek bu site için reklam engelleyicinizi devredışı bıraktığınız için şimdiden teşekkür ederiz.

Devredışı bıraktım, siteyi gezmeye devam edebilirim.