Hayati Tehlikelerin Bildirimi Hk

heren61

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
16 Eyl 2015
Mesajlar
119
Tepki puanı
36
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (B)
Selamlar,

Forumda zaman zaman işvereni bakanlığa şikayet üzerine farklı paylaşımlar oluyor ancak bildirimlerin içeriği hakkında pek bilgi olmuyor. Bu konuda tartışarak yönetmelikte sınırları net çizilmeyen ifadeler için uygulama birliği sağlanabilir.

Malum yönetmeliğimizin ''(Değişik:RG-30/4/2015-29342) İş güvenliği uzmanı, işverene yazılı olarak bildirilen iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili alınması gereken tedbirlerden acil durdurma gerektiren haller ile yangın, patlama, göçme, kimyasal sızıntı gibi hayati tehlike arz edenleri, belirlenecek makul bir süre içinde işveren tarafından yerine getirilmemesi hâlinde, işyerinin bağlı bulunduğu çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne yazılı olarak bildirmekle yükümlüdürler'' hükmü gereği yukarıdaki durumların bildirimi gereklidir.

''Acil durdurma gerektiren haller'' muğlak bir ifade, mesela yangına karşı hiç bir önlem alınmaması ile eksik/yanlış önlem alınması bir uygunsuzluk iken hayati tehlikemidir ? Yüksekte çalışmalarda toplu korunma önlemi almayan işverene vereceğiniz makul süre ne olmalıdır ? gibi benzer sorular sorulabilir.

İŞYERLERİNDE İŞİN DURDURULMASINA DAİR YÖNETMELİK'te ise
İşin durdurulması
''MADDE 7 – (1) İşyerindeki bina ve eklentilerde, çalışma yöntem ve şekillerinde veya iş ekipmanlarında çalışanlar için hayati tehlike oluşturan bir husus tespit edildiğinde; bu tehlike giderilinceye kadar, hayati tehlikenin niteliği ve bu tehlikeden doğabilecek riskin etkileyebileceği alan ile çalışanlar dikkate alınarak, işyerinin bir bölümünde veya tamamında iş durdurulur.
(2) Çok tehlikeli sınıfta yer alan maden, metal, yapı işleri ile tehlikeli kimyasallarla çalışılan işlerin yapıldığı veya büyük endüstriyel kazaların olabileceği işyerlerinde, risk değerlendirmesi yapılmadığının tespit edilmesi halinde iş durdurulur.
(3) (Ek fıkra:RG-11/2/2016-29621)(1) Çok tehlikeli sınıfta yer alan ve ihale ile alınan işlerde; teknolojik gelişme, iş gücü kapasitesinin arttırılması, üretim metotlarında yenilik gibi bir kısım unsurlar sağlanmadan, üretim ve/veya imalat planlarına, iş programlarına aykırı hareket edilerek üretim zorlaması nedeniyle hayati tehlike oluşturacak şekilde çalışma biçimleri de işin durdurulma sebebi sayılır''
ile devamında
''İŞİN ACİL DURDURULMASINI GEREKTİREN DURUMLAR
1) Maden işyerlerinde acil durdurmayı gerektiren durumlar şunlardır:
a) Yeraltı kömür madenlerinde birinin durması halinde diğerinin derhal-otomatik olarak çalışacak durumda iki havalandırma grubunun bulunmaması.
b) Yeraltı maden işyerlerinin hazırlık çalışmaları dışında en az iki yoldan yer üstü bağlantısı bulunmaması.
c) Yeraltı kömür madenlerinde havalandırma, su tahliyesi ve insan nakli için kullanılan sistemlerin çalıştırılabilmesi için birbirinden bağımsız iki ayrı enerji kaynağının bulunmaması, birinin durması halinde diğer kaynağın otomatik olarak devreye girmemesi'' durumları belirlenmiştir.

Bu alıntılılar ve uygulumalarınız çerçevesinde;

1) Uygunsuzlukların giderilmesi için işverene verilecek makul süre kaç gün olmalıdır ?
2) Makul süre içerisinde düzeltilemeyen ve Bakanlığa bildirdiğiniz uygunsuzluklar nelerdir?
 

İşGüvUzman

Deneyimli Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
5 Ara 2012
Mesajlar
675
Tepki puanı
865
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
Selamlar,

Forumda zaman zaman işvereni bakanlığa şikayet üzerine farklı paylaşımlar oluyor ancak bildirimlerin içeriği hakkında pek bilgi olmuyor. Bu konuda tartışarak yönetmelikte sınırları net çizilmeyen ifadeler için uygulama birliği sağlanabilir.

Malum yönetmeliğimizin ''(Değişik:RG-30/4/2015-29342) İş güvenliği uzmanı, işverene yazılı olarak bildirilen iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili alınması gereken tedbirlerden acil durdurma gerektiren haller ile yangın, patlama, göçme, kimyasal sızıntı gibi hayati tehlike arz edenleri, belirlenecek makul bir süre içinde işveren tarafından yerine getirilmemesi hâlinde, işyerinin bağlı bulunduğu çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne yazılı olarak bildirmekle yükümlüdürler'' hükmü gereği yukarıdaki durumların bildirimi gereklidir.

''Acil durdurma gerektiren haller'' muğlak bir ifade, mesela yangına karşı hiç bir önlem alınmaması ile eksik/yanlış önlem alınması bir uygunsuzluk iken hayati tehlikemidir ? Yüksekte çalışmalarda toplu korunma önlemi almayan işverene vereceğiniz makul süre ne olmalıdır ? gibi benzer sorular sorulabilir.

İŞYERLERİNDE İŞİN DURDURULMASINA DAİR YÖNETMELİK'te ise
İşin durdurulması
''MADDE 7 – (1) İşyerindeki bina ve eklentilerde, çalışma yöntem ve şekillerinde veya iş ekipmanlarında çalışanlar için hayati tehlike oluşturan bir husus tespit edildiğinde; bu tehlike giderilinceye kadar, hayati tehlikenin niteliği ve bu tehlikeden doğabilecek riskin etkileyebileceği alan ile çalışanlar dikkate alınarak, işyerinin bir bölümünde veya tamamında iş durdurulur.
(2) Çok tehlikeli sınıfta yer alan maden, metal, yapı işleri ile tehlikeli kimyasallarla çalışılan işlerin yapıldığı veya büyük endüstriyel kazaların olabileceği işyerlerinde, risk değerlendirmesi yapılmadığının tespit edilmesi halinde iş durdurulur.
(3) (Ek fıkra:RG-11/2/2016-29621)(1) Çok tehlikeli sınıfta yer alan ve ihale ile alınan işlerde; teknolojik gelişme, iş gücü kapasitesinin arttırılması, üretim metotlarında yenilik gibi bir kısım unsurlar sağlanmadan, üretim ve/veya imalat planlarına, iş programlarına aykırı hareket edilerek üretim zorlaması nedeniyle hayati tehlike oluşturacak şekilde çalışma biçimleri de işin durdurulma sebebi sayılır''
ile devamında
''İŞİN ACİL DURDURULMASINI GEREKTİREN DURUMLAR
1) Maden işyerlerinde acil durdurmayı gerektiren durumlar şunlardır:
a) Yeraltı kömür madenlerinde birinin durması halinde diğerinin derhal-otomatik olarak çalışacak durumda iki havalandırma grubunun bulunmaması.
b) Yeraltı maden işyerlerinin hazırlık çalışmaları dışında en az iki yoldan yer üstü bağlantısı bulunmaması.
c) Yeraltı kömür madenlerinde havalandırma, su tahliyesi ve insan nakli için kullanılan sistemlerin çalıştırılabilmesi için birbirinden bağımsız iki ayrı enerji kaynağının bulunmaması, birinin durması halinde diğer kaynağın otomatik olarak devreye girmemesi'' durumları belirlenmiştir.

Bu alıntılılar ve uygulumalarınız çerçevesinde;

1) Uygunsuzlukların giderilmesi için işverene verilecek makul süre kaç gün olmalıdır ?
2) Makul süre içerisinde düzeltilemeyen ve Bakanlığa bildirdiğiniz uygunsuzluklar nelerdir?
Uğur Bey merhaba,
Sorularınıza cevap vermeye çalışacağım. Bir işyerinde 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun uygulanması Risk değerlenmesi esası üzerine kurulmuştur. Risk değerlendirmesi için de ''Resmi Gazete Tarihi: 29.12.2012 Resmi Gazete Sayısı: 28512. İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ RİSK DEĞERLENDİRMESİ YÖNETMELİĞİ'' baz alınmalıdır. Bu yönetmelik detaylı tetkik edildiğinde ve sonuç haline getirilen risk Değerlendirmelerinde; Bekletilmeksizin yapılacak işler, orta vadede yapılacak işler ve uzun vadede yapılacak işler olarak başlıca 3 aksiyona planına dönüşür. Bekletilmeksizin yapılacak işler ayrıca değerlendirilmelidir. Örneğin Arsenik üretimi yapılan bir işyerini ele alalım. Arsenik malum üzere oldukça zehirli bir gazdır. Bu gazın çalışma zamanında ortama kaçak yaptığını ve tespitinin de olduğunu kabul edelim. Bu durumda bu kaça sonlandırılana kadar bu bölgede üretim yapılamaz. Zaten 6331 Sayılı kanunun 13 maddesi ''a'' fıkrası yeteri kadar açıktır. Böyle bir tespit yapılmışsa makul süre derhaldır hatta bu işlem bitmeden çalışma yapılamaz diyerekten karar alınmalıdır. Aynı işyerinde kullanılan bir tavan vincini ele alalım. Bu vincin periyodik kontrol ve bakımın yapılmadığını düşünelim. Bu vincin periyodik kontrol ve bakımı için 30 günlük süre tanınabilir. Burada makul süre 30 gündür. Ya da güven vermeyen ve ekonomik olmayan bir üretim prosesinin yeni baştan revizyon edilmesi ele alındığın da bu süre için 6 ay makul süre olabilir. Özetle makul süre yapılacak işe ve üreteceği tehlikeye bağlıdır. Tehlike kaynağı hayati bir risk içeriyorsa, işverenin beklemek gibi bir lüksü olamaz. Zaten böyle bir durumda İSG kurulunun derhal toplanması da gerekecektir. Kurulun vereceği karar da herkesi bağlayacaktır. Kurulun kararını hiçe sayan İşverende Bakanlığa bildirilmelidir.
 

heren61

Çalışkan Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
16 Eyl 2015
Mesajlar
119
Tepki puanı
36
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (B)
Uğur Bey merhaba,
Sorularınıza cevap vermeye çalışacağım. Bir işyerinde 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun uygulanması Risk değerlenmesi esası üzerine kurulmuştur. Risk değerlendirmesi için de ''Resmi Gazete Tarihi: 29.12.2012 Resmi Gazete Sayısı: 28512. İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ RİSK DEĞERLENDİRMESİ YÖNETMELİĞİ'' baz alınmalıdır. Bu yönetmelik detaylı tetkik edildiğinde ve sonuç haline getirilen risk Değerlendirmelerinde; Bekletilmeksizin yapılacak işler, orta vadede yapılacak işler ve uzun vadede yapılacak işler olarak başlıca 3 aksiyona planına dönüşür. Bekletilmeksizin yapılacak işler ayrıca değerlendirilmelidir. Örneğin Arsenik üretimi yapılan bir işyerini ele alalım. Arsenik malum üzere oldukça zehirli bir gazdır. Bu gazın çalışma zamanında ortama kaçak yaptığını ve tespitinin de olduğunu kabul edelim. Bu durumda bu kaça sonlandırılana kadar bu bölgede üretim yapılamaz. Zaten 6331 Sayılı kanunun 13 maddesi ''a'' fıkrası yeteri kadar açıktır. Böyle bir tespit yapılmışsa makul süre derhaldır hatta bu işlem bitmeden çalışma yapılamaz diyerekten karar alınmalıdır. Aynı işyerinde kullanılan bir tavan vincini ele alalım. Bu vincin periyodik kontrol ve bakımın yapılmadığını düşünelim. Bu vincin periyodik kontrol ve bakımı için 30 günlük süre tanınabilir. Burada makul süre 30 gündür. Ya da güven vermeyen ve ekonomik olmayan bir üretim prosesinin yeni baştan revizyon edilmesi ele alındığın da bu süre için 6 ay makul süre olabilir. Özetle makul süre yapılacak işe ve üreteceği tehlikeye bağlıdır. Tehlike kaynağı hayati bir risk içeriyorsa, işverenin beklemek gibi bir lüksü olamaz. Zaten böyle bir durumda İSG kurulunun derhal toplanması da gerekecektir. Kurulun vereceği karar da herkesi bağlayacaktır. Kurulun kararını hiçe sayan İşverende Bakanlığa bildirilmelidir.
Öncelikle cevabınız için teşekkürler, benim uygulamalarımda benzer şekilde, farklı paylaşımlarla yeni başlayan arkadaşlar fikir sahibi olur diye düşünmüştüm ama konuya pek ilgi olmadı
 

moiskan

Acemi Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
1 Nis 2013
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Meslek
Uzman (C)
Merhabalar,
İşin durdurulması ile ilgili bir firmada alınan karar aynen şöyledir;

Ciddi ve yakın tehlike belirlenen durumlarda, olası iş kazası prosedürüne takılmadan önlenmesi adına iş durdurma inisiyatifi, mail ortamında ve/veya yazılı olarak İşveren/işveren vekiline bildirmek şartıyla İSG Birimine verilmiştir. İşveren adına isgb tarafından yapılan iş durdurma bildirimine tüm firma ve çalışanlar uymakla yükümlüdür. Düzenleyici önleyici faaliyet sonrası isgb uygundur bildirimine istinaden Şantiye Şefi tarafından yazılı olarak verilecek İş izni olmadan çalışmaya başlatmayacaktır.
İş durdurma kararı verilen bölümde, gerekli düzenlemeler yapılmadan ve iş izni alınmadan yapılan çalışmalar sebebiyle oluşabilecek durumlarda sorumlu firma 100.000 tl cezai işlem uygulanacaktır.

Yazısını işveren vekili imzalamıştır.

1- İşi durdurma yetkisi işveren veya işveren vekiline ait değilmidir?
2-İşin durdurumu ile ilgili iş güvenliği uzmanı gerekli evrakları, (toplantı tutanakları, noter onaylı isg defterine yazılanlar, işin durdurumu ile ilgili yazılı evraklar vs. ) işveren vekilinden imza alarak zaten görevini yapmış olmuyor mu?
3- Eksradan yukarıda yazılan yazı ile iş güvenliği uzmanı mevcut yasanın getirdiklerine ek olarak kendi üzerine yük almış olmuyor mu?
4- Bu soruları kendi görüşlerinizle birlikte yorumlarmısınız? Teşekkürler.
 
Üst
!!! Reklam Engelleyici Tespit Edildi !!!

Reklam Engelleyici Kulladığınız Tespit Edildi !

Sitemiz geçimini reklam gelirlerinden kazanmaktadır. Bundan dolayı Ad Block gibi reklam engelleyicilerin kullanılmasına izin verilmemektedir. Anlayış göstererek bu site için reklam engelleyicinizi devredışı bıraktığınız için şimdiden teşekkür ederiz.

Devredışı bıraktım, siteyi gezmeye devam edebilirim.