Soru : Taşeron Servis Firmasında Ölümlü Kaza

shakan2351

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
14 Mar 2013
Mesajlar
17
Tepki puanı
6
Meslek
Uzman (C)
Arkadaşlar merhaba.
bir konuda görüş ve düşüncelerinizi almak istiyorum.
bir osgb ye bağlı olarak özel bir ünv. nin iş güvenliği uzmanlığını yapıyorum.
taşeron servis firmasının aracı iki kampüs arasında çalışırken kaygan yolda devrilerek kaza yapıyor ve bir öğrenci ölüyor, 3 öğrenci ve şoför yaralı.
asıl sorumlu taşeron firma olması gerektiği düşüncesindeyim.
şimdi yapılması gerekenler ve bu durumda okulun ve isg uzmanının sorumluluğu ve olabilecek yaptırımlar nedir?
teşekkürler.
 

İşGüvUzman

Deneyimli Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
5 Ara 2012
Mesajlar
675
Tepki puanı
865
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
Arkadaşlar merhaba.
bir konuda görüş ve düşüncelerinizi almak istiyorum.
bir osgb ye bağlı olarak özel bir ünv. nin iş güvenliği uzmanlığını yapıyorum.
taşeron servis firmasının aracı iki kampüs arasında çalışırken kaygan yolda devrilerek kaza yapıyor ve bir öğrenci ölüyor, 3 öğrenci ve şoför yaralı.
asıl sorumlu taşeron firma olması gerektiği düşüncesindeyim.
şimdi yapılması gerekenler ve bu durumda okulun ve isg uzmanının sorumluluğu ve olabilecek yaptırımlar nedir?
teşekkürler.

Öncelikle geçmiş olsun.

Olayı bir çözümlemeye çalışalım. Asıl işveren olarak, Üniversite hizmet alımı yaparak servis taşımacılığını bir başka firmaya taşere etmektedir. Bu aşamada yapılan sözleşme çok önemlidir. Yapılan sözleşme;
  • Anahtar teslim bir iş sözleşmesi midir (firma taşıma işinin her aşamasında sorumludur ve bu ana sözleşme de anahtar teslim iş sözleşmesi de yapılmış olmalıdır),
  • Eğer ki anahtar teslim iş sözleşmesi yoksa; o zaman okul sorumluluğa ortaktır.
Bu 2 seçeneği de ayrı ayrı irdelemek gerekecektir. İlk seçenekte okulun tek görevi olacaktır. O da sözleşmenin detayları uygun şekilde yerine getiriliyor mu, getirilmiyor mu. İş Güvenliği kaideleri de bu duruma dahil olacaktır. Eğer ki servis firması 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği kanunun tüm gerekliliklerini yerine getirmişse sorun yok demektir. O zaman bu kazanın sorumluluğu şimdiden söylenmesi zor olsa da %100 servis firmasında ve şoföründedir.

ikinci seçenek üzerinde durmak gerekecekse; O zaman okul taşıma işinin her noktasında olacaktır, servis araçlarının denetimi, periyodik bakımlar, şoförün fiziksel ve mental değerlendirmeleri, araçlara ilişkin risk değerlendirmeleri, acil eylem planları, vb. tüm durumlarda servis kadar eş değer sorumlu olacaktır. Tüm bu sorumlulukların eksiksiz yerine getirilmiş olduğunu kabul ediyorum. O zaman da detaylar işin içine girecektir. Örneğin yapılan risk değerlendirmesinde, kazaya sebebiyet veren başlık ele alınmış mıdır, alınmamış mıdır.
Eğer ki risk değerlendirmesi yapılmışsa, ve şoför bu alınan kurala uygun hareket etmediğinden kaza gerçekleşmiş ise sorumluluğun büyük bir kısmı servis+şoförde olacaktır. Ancak yasalarda şu gerçekte vardır. ''kusursuz sorumluluk'' tüm önlemler alınmışta olsa, asıl işveren (anahtar teslim iş olmadığını kabul ederek yazıyorum. Anahtar teslim işlerde, alt işveren, asıl işveren pozisyonuna geçmektedir.) mutlak suretle işin içinde olacaktır.

Eski bir bilirkişi olarak, değerlendirmelerim bunlardır. Değerlendirmenizi yaparak bir yol haritası çizmenizi öneririm. Tekrardan geçmiş olsun.
 

MARBIM

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
4 Tem 2013
Mesajlar
45
Tepki puanı
11
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (A)
Geçmiş Olsun,

İş yeri kavramından bakarsak, Okul iş yeri olarak görünüyor.

Servis firması alt işveren. Asıl işveren olarak, servis firmasının araçlarının bakımı, kontrolü ve şoförlerinin yaptığı işe uygunluğunun denetlenmesi de, alt işverenle birlikte, asıl işverenin de sorumluluğunda.

Aracın durumu, şoförün durumu şartlara uygunsa, eğitimleri verildiyse ve kayıt altına alındıysa, Trafik Kaza Raporu da belirleyici olacaktır.
 

faruk far

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
11 Ocak 2012
Mesajlar
12
Tepki puanı
4
Bu tip (yani hizmet alımı) işlerde "anahtar teslim iş" kavramı var mıdır? Bu kavram inşaata ait bir kavram sanki. Bu durumda o işin uzmanı olan bir firmaya bir iş verilmiş. (Yani yemek yapmayı bilen firmaya yemek yapm aişi verilmiş gibi.) İşveren yemek yapmasını bilmez. Tehlikelerini bilmez.
Böyle düşünüyorum ama sonraki aşama için kararsız kaldım..Yani izah edeyim.
Soru 1: Asıl işveren "IGU" bu durumda ne yapmalıdır? Tehlike Analizi yapmalı mıdır? veya
Soru:2 (Alt işveren) kendi "iş güvenliği uzmanı"nı bul getir mi demelidir?
 

baki karaman

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
3 Nis 2013
Mesajlar
87
Tepki puanı
13
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
Bu tip (yani hizmet alımı) işlerde "anahtar teslim iş" kavramı var mıdır? Bu kavram inşaata ait bir kavram sanki. Bu durumda o işin uzmanı olan bir firmaya bir iş verilmiş. (Yani yemek yapmayı bilen firmaya yemek yapm aişi verilmiş gibi.) İşveren yemek yapmasını bilmez. Tehlikelerini bilmez.
Böyle düşünüyorum ama sonraki aşama için kararsız kaldım..Yani izah edeyim.
Soru 1: Asıl işveren "IGU" bu durumda ne yapmalıdır? Tehlike Analizi yapmalı mıdır? veya
Soru:2 (Alt işveren) kendi "iş güvenliği uzmanı"nı bul getir mi demelidir?
Anahtar teslimi (Eser sözleşmesi) önemli. Eğer bir yemek firması diğer firmalara da yemek yapıp dağıtıyorsa artık Alt işveren şartını sağlamaz.Yani sizin üniv. nin öğrenci taşımasını yapan firma diğer firmalara da taşıma yapıyorsa Alt işveren sayılmayacak ve birlikte yapılması gereken bir çok şey (risk değ.vs.) lehe dönecektir sanırım. İlk defa duyanlar bu saçma diye düşünebilir fakat araştırdıkça püf nokta olduğu ortaya çıkacaktır. Gelişmelerden haberdar ederseniz fikir katkımız olabilir de. İyi çalışmalar dilerim.
 

baki karaman

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
3 Nis 2013
Mesajlar
87
Tepki puanı
13
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
Öncelikle geçmiş olsun.

Olayı bir çözümlemeye çalışalım. Asıl işveren olarak, Üniversite hizmet alımı yaparak servis taşımacılığını bir başka firmaya taşere etmektedir. Bu aşamada yapılan sözleşme çok önemlidir. Yapılan sözleşme;
  • Anahtar teslim bir iş sözleşmesi midir (firma taşıma işinin her aşamasında sorumludur ve bu ana sözleşme de anahtar teslim iş sözleşmesi de yapılmış olmalıdır),
  • Eğer ki anahtar teslim iş sözleşmesi yoksa; o zaman okul sorumluluğa ortaktır.
Bu 2 seçeneği de ayrı ayrı irdelemek gerekecektir. İlk seçenekte okulun tek görevi olacaktır. O da sözleşmenin detayları uygun şekilde yerine getiriliyor mu, getirilmiyor mu. İş Güvenliği kaideleri de bu duruma dahil olacaktır. Eğer ki servis firması 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği kanunun tüm gerekliliklerini yerine getirmişse sorun yok demektir. O zaman bu kazanın sorumluluğu şimdiden söylenmesi zor olsa da %100 servis firmasında ve şoföründedir.

ikinci seçenek üzerinde durmak gerekecekse; O zaman okul taşıma işinin her noktasında olacaktır, servis araçlarının denetimi, periyodik bakımlar, şoförün fiziksel ve mental değerlendirmeleri, araçlara ilişkin risk değerlendirmeleri, acil eylem planları, vb. tüm durumlarda servis kadar eş değer sorumlu olacaktır. Tüm bu sorumlulukların eksiksiz yerine getirilmiş olduğunu kabul ediyorum. O zaman da detaylar işin içine girecektir. Örneğin yapılan risk değerlendirmesinde, kazaya sebebiyet veren başlık ele alınmış mıdır, alınmamış mıdır.
Eğer ki risk değerlendirmesi yapılmışsa, ve şoför bu alınan kurala uygun hareket etmediğinden kaza gerçekleşmiş ise sorumluluğun büyük bir kısmı servis+şoförde olacaktır. Ancak yasalarda şu gerçekte vardır. ''kusursuz sorumluluk'' tüm önlemler alınmışta olsa, asıl işveren (anahtar teslim iş olmadığını kabul ederek yazıyorum. Anahtar teslim işlerde, alt işveren, asıl işveren pozisyonuna geçmektedir.) mutlak suretle işin içinde olacaktır.

Eski bir bilirkişi olarak, değerlendirmelerim bunlardır. Değerlendirmenizi yaparak bir yol haritası çizmenizi öneririm. Tekrardan geçmiş olsun.
Bu taşeronlarda çok sorunlar çıkıyor, bir yasal düzenleme şart. Şu andaki yasal mevzuat işyerlerini tamamen incelemeden koltuk metodu ağırlıklı ve sathi yazılmış. Bir insan ve aile hayatı mevzu bahis olduğundan ciddi anlamda önlem , teşvik , yasal düzenleme sağlayıcı eğitim odaklı gelişmeler olmalı sanırım. Pat biri (İGU) cezasını ceksinle ölen geri gelmiyor..
 

klbkbr

Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
23 Mar 2016
Mesajlar
40
Tepki puanı
3
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (C)
Merhabalar benimde konuya benzer bir durumum var. OSGB bünyesinde çalışıyorum ve bakmış olduğum bir servis firmam var. bu firmanın servisi trafik kazası geçiriyor yaralanmalı. iş kazası bildirimi yapın diyorum hayır ne gerek var diye kızdılar bana. Sizce ne olmalı?
2.sorum yine aynı firmanın elemanı aracı durduruyor evine geldiğinde kalp krizi geçirip ölüyor. İş kazası mıdır? Bildrim yapılmalı mı? risk analizini yenilemeli miyim? :l Kafamda deli sorular
 

MARBIM

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
4 Tem 2013
Mesajlar
45
Tepki puanı
11
Medeni hal
Bekar
Meslek
Uzman (A)
1. durum kesinlikle iş kazası, bildirim gerekli;
2. durum, iş kazası değil. Evde oluşan bir durum
 

osman.koyuncu

Paylaşımcı Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
214
Tepki puanı
225
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
Arkadaşlar merhaba.
bir konuda görüş ve düşüncelerinizi almak istiyorum.
bir osgb ye bağlı olarak özel bir ünv. nin iş güvenliği uzmanlığını yapıyorum.
taşeron servis firmasının aracı iki kampüs arasında çalışırken kaygan yolda devrilerek kaza yapıyor ve bir öğrenci ölüyor, 3 öğrenci ve şoför yaralı.
asıl sorumlu taşeron firma olması gerektiği düşüncesindeyim.
şimdi yapılması gerekenler ve bu durumda okulun ve isg uzmanının sorumluluğu ve olabilecek yaptırımlar nedir?
teşekkürler.
Geçmiş olsun ,

Öncelikle Servis firması kusurludur. (Kusur oranı trafik raporu ve kaza incelemesi sırasında çıkacaktır)

Üniversite olarak sorumluluğunuz vardır.

İşveren olarak yaptığı anlaşma ile otoritesi altında ki kişilerin taşıma işini başka bir firmaya devretmiş olması sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Bu servis firmasının iş güvenliği ile ilgili çalışmalarını takip etmek , dökümanlarını - tespit ettiği riskleri ve düzeltici faaliyet planlarının uygulanmasını takip etmek , giderilmeyen risklerle ilgili firmayı uyarmak , yaptırım uygulamak veya sözleşmesini fesih yoluna gitmek düzeltici ve önleyici tedbirler alınması için üniversitenin sorumluluklarıdır.

Sorumluluklar ve Cezai durumlar raporlarla belirlenecek kusur oranlarına göre değişecektir. Sadece yazdığınız beyana bakarak 1.derecede kusurlunun servis firması olduğunu söyleyebiliriz.

Öğrenciler iletecekleri beyanlarında servis aracı , şoför vs ile ilgili sorunlar olduğu , çözüm bulunmadığı gibi durumlar ortaya çıkarsa üniversitenin kusuru artacaktır.

Servis firmasının risk değerlendirme raporlarını , kaza oluş şeklini tarif eden kazazede beyanlarını , trafik raporlarını edinin. Bunları incelediğinizde kusurunuzun ne derece olduğu hakkında kapsamlı olarak fikir sahibi olursunuz.

Bu arada ister anahtar teslim ister değil !!! Bir işyerinde (veya çalışma sahasında) oluşan kaza ile ilgili "ASIL İŞVEREN" her zaman sorumludur. Kaza oluyorsa mutlaka bir kusur vardır. Tespit edilen kusur veya eksik Alt İşveren tarafından uygulanması gerekliliği olsa da Asıl İşveren çalışma alanında en azından yapılması gereken tespitler (risk analizleri) , tespiti yapılan risklerle ilgili faaliyetler (düzeltici-önleyici planlar) ve alınan tedbirlerin sonuçlarının periyodik olarak takibini yapmak - sorgulamak (bunu düzenli olarak rapor talep ederek te yapabilir) zorundadır. Uygulanmayan tedbirlerle ilgili Alt İşvereni uyarmak , bölge müdürlüğüne bildirmek veya sözleşmesini feshetmek gibi çözümler üretmelidir.
 

osman.koyuncu

Paylaşımcı Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
214
Tepki puanı
225
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
Merhabalar benimde konuya benzer bir durumum var. OSGB bünyesinde çalışıyorum ve bakmış olduğum bir servis firmam var. bu firmanın servisi trafik kazası geçiriyor yaralanmalı. iş kazası bildirimi yapın diyorum hayır ne gerek var diye kızdılar bana. Sizce ne olmalı?
2.sorum yine aynı firmanın elemanı aracı durduruyor evine geldiğinde kalp krizi geçirip ölüyor. İş kazası mıdır? Bildrim yapılmalı mı? risk analizini yenilemeli miyim? :l Kafamda deli sorular
1.sorunuzla alakalı bildirim yapılmalıdır. Firma bildirim yapmıyorsa da cezasına katlanacaktır. Yalnız Doktorlar trafik kazaları ile gelen vakalarda genellikle iş kazası bildirimi yapmıyorlar. Bu nedenle yüksek ihtimal firmanız bildirim yapmasa da bu durumdan maddi zarar görmeyecektir. Kazazedelerden birisi mahkemeye başvurur , avukatı da sağlam olursa bu konu gündeme gelebilir. Siz ne yapabilirsiniz !!! şikayet edebilirsiniz , onaylı deftere yazıp bırakabilirsiniz , hiç bir şey yapmayabilirsiniz. Bu konuda karar size ait !!! Kimse için ahkam kesemem ama ben olsam onaylı deftere yazar , tekrarında bölge müdürlüğüne yazılı olarak bildirirdim.

2.sorunuz biraz karışık durum. Normal şartlarda kalp krizi evde gerçekleştiği için iş kazası olmaz şeklinde yorumlanabilir fakat !!!
Kalp Krizi , İşin getirmiş olduğu psikososyal etkenlerden (bunların başında Stres geliyor) kaynaklanabilen ve kriz anı ile fark edilme veya müdahale arasında zaman alan bir durum olduğu için biraz görgü tanıklarının beyanları , biraz doktor raporları , biraz da iş mahkemeye intikal ederse olaya bakan hakimin görüşü vakayı iş kazasına çevirebilir !!!
Bu nedenle risk analizinizde şoförler için ciddi tehlike olarak görebileceğimiz Stres , Psikolojik Baskı vb durumları ve de bu tehlikelerin ortaya çıkaracağı riskleri tanımlamanızda fayda var diye düşünüyorum. İş başı için alınan sağlık raporlarına veya işyeri hekiminin doldurduğu sağlık raporuna ve çalışabilir onay formuna kalp ile ilgili tetkikleri veya işyeri hekiminin çalışanın verdiği bilgiler doğrultusunda ki değerlendirmesini eklemenizi de tavsiye ederim.
Bildirim kısmına gelince , direkt kaza vakasında bildirim yapmayan işyeriniz bu durumda ne olursa olsun bildirim yapmaz... O nedenle ben , size kendi kontrollerinizi yapmanızı , risk analizinizi yenilemenizi ve süreci takip etmenizi tavsiye ederim.
 

baki karaman

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
3 Nis 2013
Mesajlar
87
Tepki puanı
13
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
Geçmiş olsun ,

Öncelikle Servis firması kusurludur. (Kusur oranı trafik raporu ve kaza incelemesi sırasında çıkacaktır)

Üniversite olarak sorumluluğunuz vardır.

İşveren olarak yaptığı anlaşma ile otoritesi altında ki kişilerin taşıma işini başka bir firmaya devretmiş olması sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Bu servis firmasının iş güvenliği ile ilgili çalışmalarını takip etmek , dökümanlarını - tespit ettiği riskleri ve düzeltici faaliyet planlarının uygulanmasını takip etmek , giderilmeyen risklerle ilgili firmayı uyarmak , yaptırım uygulamak veya sözleşmesini fesih yoluna gitmek düzeltici ve önleyici tedbirler alınması için üniversitenin sorumluluklarıdır.

Sorumluluklar ve Cezai durumlar raporlarla belirlenecek kusur oranlarına göre değişecektir. Sadece yazdığınız beyana bakarak 1.derecede kusurlunun servis firması olduğunu söyleyebiliriz.

Öğrenciler iletecekleri beyanlarında servis aracı , şoför vs ile ilgili sorunlar olduğu , çözüm bulunmadığı gibi durumlar ortaya çıkarsa üniversitenin kusuru artacaktır.

Servis firmasının risk değerlendirme raporlarını , kaza oluş şeklini tarif eden kazazede beyanlarını , trafik raporlarını edinin. Bunları incelediğinizde kusurunuzun ne derece olduğu hakkında kapsamlı olarak fikir sahibi olursunuz.

Bu arada ister anahtar teslim ister değil !!! Bir işyerinde (veya çalışma sahasında) oluşan kaza ile ilgili "ASIL İŞVEREN" her zaman sorumludur. Kaza oluyorsa mutlaka bir kusur vardır. Tespit edilen kusur veya eksik Alt İşveren tarafından uygulanması gerekliliği olsa da Asıl İşveren çalışma alanında en azından yapılması gereken tespitler (risk analizleri) , tespiti yapılan risklerle ilgili faaliyetler (düzeltici-önleyici planlar) ve alınan tedbirlerin sonuçlarının periyodik olarak takibini yapmak - sorgulamak (bunu düzenli olarak rapor talep ederek te yapabilir) zorundadır. Uygulanmayan tedbirlerle ilgili Alt İşvereni uyarmak , bölge müdürlüğüne bildirmek veya sözleşmesini feshetmek gibi çözümler üretmelidir.
son paragraf biraz deneyim ve bilgi alınarak yazılırsa doğru yol gösterecek sanırım. Her zaman asıl işveren sorumlu olmaz (kaçınılmaz sorumluluk, Eser sözleşmesi ile yapılan işlerde sorumlu işi yapan alt işveren olmakta) Siz imalat veya hizmet yapan bir işyeriyseniz. Bu arada o işte tecrübeli olan bir işverene bir makinanın devreye alınması işlemleri sırasında yapılacak işlerden ve iş kazalarından alt işveren sorumlu olacaktır. ihtisası gereği verilen bir işi yapamamaktadır. Makine yönetmeliği ve ürün tasarımı ile ilgili yanılmıyorsam 4703 sayılı mevzuatı okuyalım arkadaşlar. Uygulamada yargılama da ise tamamen yargılananları hayal kırıklığına uğratacak şeylerle karşı karşıya kalınmakta . maalesef. Arkadaşlar bu işlere çok iyi düşünüp giriniz. Mörfinin "En kötü olasılık neyse o gerçekleşir" kuralı maalesef burada geçerli oluyor. Allah bu işi yapanlar korusun. Aksi takdirde ne yaparsanız yapın yine suçdan kurtulamamaktayız.
 

baki karaman

Aktif Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
3 Nis 2013
Mesajlar
87
Tepki puanı
13
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
yukarıda devreye alınan makinayı bir işverenin imal ederek devreye alması söz konusu edilmiştir.
 

osman.koyuncu

Paylaşımcı Üye
TÜİSAG Üyesi
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
214
Tepki puanı
225
Medeni hal
Evli
Meslek
Uzman (A)
son paragraf biraz deneyim ve bilgi alınarak yazılırsa doğru yol gösterecek sanırım. Her zaman asıl işveren sorumlu olmaz (kaçınılmaz sorumluluk, Eser sözleşmesi ile yapılan işlerde sorumlu işi yapan alt işveren olmakta) Siz imalat veya hizmet yapan bir işyeriyseniz. Bu arada o işte tecrübeli olan bir işverene bir makinanın devreye alınması işlemleri sırasında yapılacak işlerden ve iş kazalarından alt işveren sorumlu olacaktır. ihtisası gereği verilen bir işi yapamamaktadır. Makine yönetmeliği ve ürün tasarımı ile ilgili yanılmıyorsam 4703 sayılı mevzuatı okuyalım arkadaşlar. Uygulamada yargılama da ise tamamen yargılananları hayal kırıklığına uğratacak şeylerle karşı karşıya kalınmakta . maalesef. Arkadaşlar bu işlere çok iyi düşünüp giriniz. Mörfinin "En kötü olasılık neyse o gerçekleşir" kuralı maalesef burada geçerli oluyor. Allah bu işi yapanlar korusun. Aksi takdirde ne yaparsanız yapın yine suçdan kurtulamamaktayız.
Baki Bey ,

Bu konuda polemik oluşturmak veya bilgilerimizi sorgulamak niyetinde değilim. Bu nedenle genellikle forumda hakim olmadığım konularda pek yazmam!!! Öncelikle tecrübelerimizi sorgulamak yerine bu işe yeni başlayan arkadaşlara aktarmayı deneyelim lütfen!!! Benim tecrübem ; 10 yıllık imalat sektöründe sanayi kuruluşlarında yöneticilik , 2 yıllık isg mühendisliği ve 4 yıllık isg uzmanlığından oluşmaktadır...
Bu konu ile ilgili de kanun maddeleri gayet açıktır. 6331 sayılı kanun , risk değerlendirme yönetmeliği , çalışanların eğitim usullerihakkında yönetmelikleri dikkatli okursanız , benzer konularda ki (alt işveren çalışması içeren iş kazaları) Yargıtay kararlarını incelerseniz , ÇSGB yayınlarından (özellikle sn. Şebnem Gedik) Alt İşveren çalışmalarında İSG başlıklı yayını ve benzeri yayınları okursanız yazdıklarımı daha iyi anlayacağınızı göreceksiniz sanırım.
Asıl İşverenin kendi çalışma sahası değil gibi bir algıyla bu konuyu yorumlarsanız yine hata olur çünkü kanun karşısında "Kendi işyerinde yapılan Alt İşverene ait çalışmalarda alanın asıl sahibi olması" , bu konu gibi servis taşımacılığında ise tamamen kendi mesuliyetinde olan kişilerin olayın içerisinde bulunması nedeniyle "YAPILAN İNCELEMELERDE BELİRLENEN KUSUR ORANI KADAR" hukuki yaptırıma karşı sorumluluğu vardır.
Sizin belirttiğiniz makine kurulumu konusunu bu belirttiklerimden sonra sanırım hiç irdelemeye gerek yok.

Tecrübe bizim mesleğimizde altın değerindedir , tecrübeleri paylaşmak ta bir erdemdir.

Saygılarımla ,
 
Üst
!!! Reklam Engelleyici Tespit Edildi !!!

Reklam Engelleyici Kulladığınız Tespit Edildi !

Sitemiz geçimini reklam gelirlerinden kazanmaktadır. Bundan dolayı Ad Block gibi reklam engelleyicilerin kullanılmasına izin verilmemektedir. Anlayış göstererek bu site için reklam engelleyicinizi devredışı bıraktığınız için şimdiden teşekkür ederiz.

Devredışı bıraktım, siteyi gezmeye devam edebilirim.